Güncel Türkçe Sözlük
-
sıfat Koruyucu
"kollayıcı" kelimesinin kullanım örnekleri.
İl Müftüsü yardımcısı Mehmet İzci Başkan Büyükkılıç ve ekibine teşekkür ederek hem yeni camiler inşa eteğini hem camileri onardığını hem de eski camileri aslına uygun olarak onararak gelecek nesillere aktırıldığını bundan dolayı ibadethanelerin adeta koruyucu ve kollayıcı olduğunu söyledi.
Ter kokusu gibi konuşulması zor olan hassas bir konuda verilecek mesajı, Orhan Gencebay gibi samimi, koruyucu, kollayıcı ve çok sevilen bir sanatçı tarafından esprili bir şekilde vermek hepimizi çok heyecanlandırdı.
Hekimler olarak empati yeteneğimizi geliştirdiğimiz zaman daha kalıcı tedaviler ve aynı zamanda hasta yakınlarını koruyucu, kollayıcı ve anlayışlı bir yaklaşım geliştirebiliyoruz.
Kadim bir törenin sahibi olan Türk dünyası bilmektedir ki, Yörük Türkmenler Türkiye Cumhuriyetinin kurucu gücü oldukları gibi aynı zaman da koruyucu ve kollayıcı gücüdür de.
Halkın çaresiz kaldığı elektromanyetik kirliliği mercek altına alarak halkı koruyucu ve kollayıcı bir eylem planı hazırlanmalıdır.
Zabıta görevleri arasında bir taraftan gürültü kirliliği ve görüntü kirliliği önleme gibi yaşam kalitesi artırma görevi var, bir taraftan da vatandaşları kollayıcı görevleri vardır.
Sosyal medya nedeniyle basının değerinin düştüğü sanılsa da anlık olan sanal medya karşısında kalıcı olan basının etkisinin sanıldığından fazla olduğunu söyleyen Uyanıktır, basın sorunlarının çözümünde devletin yerel basını koruyucu, kollayıcı politikalar üretmesini ve halkın gazete satın alması gerektiğini vurguladı.
Ancak içe dönük erkeklerde de konuşma sırasında sizi sahiplenici, koruyucu, kollayıcı bir tutum sergilediğini fark edebilirsiniz.