Güncel Türkçe Sözlük
kondurmak
-
-e Konma işini yaptırmak
"Koca dağın başına ne güzel bir yapı kondurmuşuz ama gel gör ki yolunu unutmuşuz." - B. R. Eyuboğlu
- Gelişigüzel takmak, iliştirmek
"Başına çiçekler kondurmuş." -
-i Birden yapıvermek veya söyleyivermek
"Öpücüğü kondurdu." - Yakıştırmak, haksız yere birtakım eksiklikler isnat etmek,
üzerine yormak
"Bu senetle bana kondurduğunuz eksikliklerden bir kısmını üstümden atmış olacaktım." - R. E. Ünaydın
Tarama Sözlüğü
kondurmak
Misafir etmek, gelen misafiri oturtup ağırlamak
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
kondurmak
Bir sözü tam yerinde ve sırasında söylemek, taşı gediğine koymak: Diğnedi, diğnedi de tam dengine getirdi öyle bir kondurdu ki!
"kondurmak" kelimesinin kullanım örnekleri.
İdris'i Elmas'ın gönlüne kondurmak isteyen Aslan Ailesi, elinden gelenin fazlasını yapınca durumlar iyice karışır.
Yanlış olan akarsuların önünü yapılaşmayla kesmek, akarsuların önüne binaları kondurmak.
Askere giden yiğitlerimizden helallik almak, okula başlayan çocuklarımızın yanaklarına, muhtar amcalarının sevgi ve şefkat öpücüğünü kondurmak istiyoruz.