Güncel Türkçe Sözlük
-
-i Konuşmasını sağlamak, konuşmasına yol açmak
"Karagözcü hem görüntüleri hareket ettirir hem de her kişinin özelliğine göre sesini değiştirerek her birini ayrı ayrı konuşturur." - M. And
- Bir müzik aracını çok güzel çalmak
"Piyanoyu konuşturuyor."
"konuşturmak" kelimesinin kullanım örnekleri.
Ardından 1980 öncesi Türkiye’de insanları konuşturmak, tartıştırmak anlaştırmak yerine kavga ettirmek isteyen maalesef medya mensupları, maalesef bazı askerler ve de Türkiye’yi yönetenler bizi konuşmaya, tartışmaya davet etmediler.
Kesinlikle bu 15'in içerisinde bunun katili veya katilleri kimdir, bunu onlar biliyor ve Suudi Arabistan yönetimi bu 15'i konuşturmak suretiyle bunu meydana çıkarmayı başarır.
Esed rejimine bağlı güçlerin ve müttefik milislerin muhalif halkı cezalandırmak ve zorla konuşturmak için cinsel istismar ve şiddet uyguladığının altı çizilen raporda, yapılan tüm bu eylemlerin savaş suçu ve insanlığa karşı suçlar işlenen suçlar arasında olduğu uyarısında bulunuldu.
Oyunda karşınızdakini konuşturmak veya ses çıkarmasını sağlamak için neler yaptınız?