"korunak" ne demek

"korunak" kelimesinin kullanım örnekleri.

Biçer, su kayağı yapanların sayısının daha da artması için tesisin bulunduğu alana iskele, korunak ve marina yapılması gerektiğini vurguladı.

Ziya ve Ayzeliha Dişçi çifti ve 3 çocuğunun, çadır ve benzeri bir korunak olmaksızın zor şartlar altında barınmaya çalıştığını gören itfaiye ekipleri, durumu Kırıkkale Valiliği Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı Müdürlüğüne bildirdi.

Operasyonun ortaya koyduğu bir diğer şey ise, iki süper güç arasındaki rekabetin her türlü katliama korunak sağladığı.

Operasyon yaptıkları yer bizim Anadere dediğimiz Sehi Ormanları dediğimiz Bitlis ile Siirt arasında olan ve terör örgütünün çok uzun yıllardan beri kendine korunak olarak tuttuğu bir yerdir.

İş makineleri ve işçilerin çalışmasıyla korunak ve toprak torbaları kaldırılarak lahit gün yüzüne çıkarıldı.

Şu anda bina ve korunak gibi teröristler tarafından kullanılan sabit hedefler için kullanılan ATOM 35 daha da geliştirildi.

Kuşlara kuş sarayları, leylekler için leylek hastaneleri, hayvanlara otlaklar, başı boş köpeklere korunak köyleri yaparak sadece insanlara değil, hayvanlara karşı bile merhametimizi göstermiştik.

İstanbul'da eşine ender rastlanır büyüklükte, yoğunlukta ve dakikalarca süren dolu yağışı sırasında otomobiller, içindeki sürücü ve yolcular için korunak olmak bi yana tehlike oluşturdu.

Dolgu yapılarak paslanmaz tel ile korunak sağlanan kovuk özel bir karışımla kapatıldı.