Kelime tanımını bul

Güncel Türkçe Sözlük
kuşatma
  • isim Kuşatmak işi
  • askerlik Bir ülkenin veya bir yerin dış dünya ile olan her türlü bağlantısını kuvvet kullanarak kesme, abluka, ihata, muhasara
    "Ne yapsa, nereye gitse bu kuşatmadan kurtulamıyordu bir türlü." - Y. Kemal
Tecim, Maliye, Sayışmanlık ve Güvence Terim
kuşatma

Bir ülkenin dışarı ile olan her tür ilişkisini kuşatarak ve zor kullanarak kesme.

Vikipedi
Kuşatma

Kuşatma ya da muhasara, bir şehrin, bir ülkenin ya da bir bölgenin abluka altına alınıp dış dünya ile ilişkisinin kesilmesidir. Kuşatma, düşmanın dışarıyla ilişkisini kesip, teslim olmaya yahut kuşatılan bölgeyi bırakıp kaçmaya zorlayan bir savaş taktiğidir.

"kuşatma" kelimesinin kullanım örnekleri.

Halife Süleyman İbn Abdülmelik ve kardeşi Mesleme İbn Abdülmelik komutasında gerçekleşen kuşatma da sonuçsuz kaldı.

Antalya Esnaf ve Sanatkârlar Odası personelince düzenlenen Şed kuşatma töreniyle devam eden programda ’Yılın Ahisi’ne anmalık verildi.

Yılın Ahisi seçilen oto döşemecisi Recep Kefkir için şed kuşatma töreni gerçekleştirildi.

Açılış konuşmalarının ardından Yılın Ahisi seçilen Recep Kefkir için şed kuşatma töreni düzenlendi.

Metafiziğin şiddetidir ve ben eğer hakikati kuşatma iddiasından vazgeçen bir etik pozisyon almışsam, ancak yargılamaktan, kınamaktan, sınamaktan vazgeçen ve dolayısıyla epistemik yollarla başkasına ontolojik kisve giydirmekten vazgeçen bir tutum alış içerisinde olabilirim.

Başta ekonomi olmak üzere her bakımdan kuşatma altına alınan Türkiye sıkboğaz ediliyordu.

Son peygamberin ümmeti olmak ve emperyalist olmayan bir medeniyetin mirasçıları olmak bir övünme gerekçesi değil, çağı ve insanı değerlerimizle kuşatma sorumluğunu yüklenme gerekçesidir.

Ramallah'taki Yasir Arafat Müzesi, Filistin liderinin ülkeyi yönettiği, aynı zamanda kuşatma altında kaldığı ve son direnişi sergilediği bina ile yeni inşa edilen müze olmak üzere 2 binadan oluşuyor.

Sinkaya ise ABD'nin İran kuşatmasını askeri değil diplomatik kuşatma olarak nitelendirdi.