Güncel Türkçe Sözlük
-
-i Kullanma ihtimali veya imkânı bulunmak
"Bütün evi bir ormanmış gibi rahatça ve her anlamda kullanabiliyorlardı." - A. Kutlu
- Kullanma becerisi bulunmak
"kullanabilmek" kelimesinin kullanım örnekleri.
Mine Özkazanç Akren açıklamasını şöyle tamamladı: “Vücudumuz etin içindeki demiri kullanabilmek için C vitaminine ihtiyaç duyar.
Kula Vali Muzaffer Ecemiş İlkokulunda, İngilizceyi geliştirmek ve örgün olarak kullanabilmek adına öğrenciler için düzenlenen Dyned İngilizce eğitim programında başarı gösteren 4.
Yazılımlar yayıldıkça ve güçlendikçe, bunları kullanabilmek ve bunlara hükmedebilmek de önem taşıyor.
Personellerini kartviziti ile meslektaşlarımıza göndererek seçimde oy kullanabilmek için gerekli ilzam belgelerini toplattı.
Bu eğitimler arasında, tek başına alışveriş yapmak, seyahat etmek, evden işe gitmek, toplu taşımayı kullanabilmek, kamu dairelerindeki işlemleri gerçekleştirebilmek, ATM'den veya bankadan para çekmek, para yatırmak, fatura ödemek, etkinlik organizasyonları yapmak, yemek yapmak, office programlarını kullanmak, toplum önünde kendini doğru şekilde ifade edebilmek, iş görüşmelerine gidebilmek, CV hazırlamak, iş yerine uygun davranışları öğrenmek, yardıma ihtiyaç duyduğunda bu yardımı isteyebilmek gibi eğitimler var.
Örneğin, bazıları Safari kullanabilmek için operatörlerinin 4G LTE ağına bağlanabileceklerini söylerken, uygulamaları açamıyor.
Bu dinamizmi en iyi şekilde kullanabilmek için çalışmalarımıza başladık.
Karar verme, rakibe ve doğaya saygı, doğayı doğru kullanabilmek gibi birçok meziyeti birleştiren bir spor.
UlaşımPark bakım ekibi ithal ürünleri daha düşük maliyet ile kullanabilmek için bir takım ekipmanlar da yerlileştirme çalışmaları yapılıyor.
Şimdi de tır kullanabilmek için E sınıfı ehliyetimin olmasını istedim.
Serdar Türkyılmaz ise derneklerinin Karadeniz'deki cerrahları bir araya getirebilmek, aynı ortak dili kullanabilmek için kurulmuş bir dernek olduğunu söyledi.