Kelime tanımını bul

Güncel Türkçe Sözlük
kurallı
  • sıfat Kuralı olan, kurala uygun olan, kaideli, kıyasi

"kurallı" kelimesinin kullanım örnekleri.

Trafikte kurallı ve güvenli sürüş tekniklerini öğrenen minik öğrenciler dönel ve sinyalize kavşaklar, trafik tabelalarının olduğu pistte sürüş heyecanını yaşadılar.

Bu planlama ile 4 mahallede ulaşım daha güvenli, seri ve kurallı akışı ve bu semtler arasında bağlantıların daha geçişken olması için ulaşımda yeni bir düzenleme yapılarak trafik akışı rahatlatılacaktır.

Bu planlama ile 9 mahallede ulaşım daha güvenli, seri ve kurallı akışı ve bu semtler arasında bağlantıların daha geçişken olması için ulaşımda yeni bir düzenleme yapılarak trafik akışı rahatlatılacaktır.

Bir milleti diğer milletlere istinaden ön plana çıkaran önemli hale getiren devlet kurduğu gibi bu devleti belli kurallarla yaşata bilme kabiliyeti, medeni yaşaya bilme kabiliyeti, şehirleşebilme kabiliyeti işte bu özellikleri aynı zaman da kuralı yaşayabilme kabiliyetinde beraberinde getirmekte, kurallı yaşayabilmekte konulan kuralları ve kanunları işletebilme yeteneğini de zaruri kılmakta.

Sahillerimiz modern ülkelerde olduğu gibi düzenli, kurallı, kaideli olsun.

Meslek belli bir eğitimle edindikleri ve hayatlarını kazanmak için sürdürdükleri düzenli ve kurallı faaliyetler bütünüdür.

Ahlaklı ve erdemli yaklaşımlarla vatandaşlarımızın mağdur olmaması için kurallı bir toplum olmalıyız.

Burada bu uygulamanın son derece kurallı bir biçimde ve şeffaf yapılması lazım.

Sadece bütçe dengesi değil, aynı zamanda harcama kontrolü üzerinden kurallı ve öngörülebilir bir çerçeve oluşturacağız.

TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu da gelişmiş ülkelerde kurallı piyasa ekonomisine yönelme olduğunu söyledi.

KESİAD Başkanı Haluk Meriç, kurallı işleyen bir piyasa ekonomisinin yanı sıra sosyal devlet anlayışının temel alındığı bir ekonomi yönetiminin iş dünyasının en büyük arzusu olduğunu belirtti.