Kelime tanımını bul

Güncel Türkçe Sözlük
müessif
  • sıfat Üzücü, üzüntü veren
  • Hoşa gitmeyen, kötü (olay, durum)

"müessif" kelimesinin kullanım örnekleri.

Bizlere düşen görevlerden birisi bu tür müessif olaylardan ders ve ibret almak Müslümanların birlik ve beraberliğini zedeleyecek her türlü olumsuz davranışlardan kaçınmak ve gönül birliklerini geliştirmektir.

Bayram namazı sonrasında silah atılmak suretiyle meydana gelebilecek müessif olayların önlenmesi amacıyla önceki tarihlerde silahla ateş edildiği tespit edilen ve ateş edilmesi muhtemel mahalle, cadde ve sokaklara özel ekip görevlendirilmesi yapılacaktır.

Meydana gelen müessif tren kazasının sebepleri tüm yönleriyle ayrıntılı olarak araştırılmalıdır.

Bu kadar öğrencinin olduğu bir yerde zaman zaman beklemediğimiz hadiseler, müessif hadiseler olabilir.

Bazı müessif beyanlar, Cumhur İttifakı'nın ruhunu zedeleyen açıklamalar, üstten ve üst perdeden konuşmalar yereldeki ittifak çabalarını sekteye uğratmıştı.

Yaklaşık yarım saat içeride inceleme yapan Dursun, çıkışta gazetecilere yaptığı açıklamada, böyle müessif bir olayın meydana gelmesinin, kendilerini derinden üzdüğünü söyledi.

Teknolojinin sağladığı konfor ve keyiflerden istifade eden insanlık, ne yazık ki müessif ve menfi açmazların pençesindedir.