Güncel Türkçe Sözlük
-
sıfat Her işini Tanrı'ya veya oluruna bırakmış, kadere
boyun eğmiş
"Sesini çıkarmadı. Mütevekkil bir hâli vardı." - N. F. Kısakürek
Vikipedi
Mütevekkil veya Câʿfer el-Mütevekkil (Tam adı: el-Mûtevekkil ʿalâ ʾl-Lâh Câʿfer bin Muhammed el-Muʻtasım, ) (d. Mart 822 – ö. Aralık 861), onuncu Abbasi Halifesi ( 847– 861).
Yaşam[ değiştir]Gençliğinde önemli siyasal ya da askeri görevler üstlenmemekle birlikte, dinsel tartışmalara büyük ilgi göstermiştir. Vasık'in halifeliği döneminde onun veziri olan "Bin Abdülmelik", Mütevekkil'e çok kötü davranmıştı.
Mütevekkil dış politikada aynı ölçüde başarılı olamadı. Sürekli olarak eyaletlerde baş gösteren ayaklanmalarla uğraşmak zorunda kaldı. Ama önemli bir toprak kaybına uğramadı. Bizans'la savaş aralıklı olarak sürdü. Mütevekkil orduda Türk asıllı komutanları görevlendirmeyi sürdürdü.
Sonuçta veraset hakkını yitirmekten korkan büyük oğlu Muntasır'ın anlaştığı Türk askerlerince öldürüldü.
"mütevekkil" kelimesinin kullanım örnekleri.
Memluk ordusunun merkezine, yanında Halife Üçüncü Mütevekkil olduğu halde Sultan Kansu Gavri, sağ kola Halep Naibi Hayırbay, sol kola da Şam Naibi Sibay kumanda ediyordu.
Ama onun dışında ben kömür almak istiyorum diye kaymakamlığa başvuran vatandaşlarımızın evlerinde gelirlerini varsa işte araçları arsalarıdır onlarla ilgili gerekli incelemeler yaptıktan sonra dosyaları almaya hak kazanıyorsa o vatandaşlarımıza da vakıf mütevekkil heyeti kararıyla kömür yardımı yapıyoruz.
Onların ne kadar zor şartlarda yaşadıklarını fakat bir o kadar da mütevekkil ve gönlü tok olduklarını gördük.