Güncel Türkçe Sözlük
-
isim Okula giden kimse, öğrenci
-
sıfat Okulda yetişmiş olan, alaylı karşıtı
"Kazada mektepli dişçi olmadığı için onu vilayete götürdüm." - R. N. Güntekin
"mektepli" kelimesinin kullanım örnekleri.
Öğretmenevi toplantı salonunda gerçekleşen güvenlik toplantısına, Korkuteli Kaymakamı Erol Tanrıkulu, Emniyet Müdürü Hüseyin Mektepli, İlçe Jandarma Komutan vekili Jandarma Kademli Başçavuş Seydi Özer, Mahalle muhtarları, siyasi parti temsilcileri katıldı.
Bugüne kadar tamamen alaylı olarak devam eden bu geleneği, aynı zamanda mektepli kısmını da gözeten çalışmalar inşallah bundan sonra yapılacak.
Alaylı ve mektepli basın mensuplarının daha aktif olarak yeni dijital çağa ayak uydurabilmesi için bu eğitimlerin faydalı olacağına inanıyorum.
Alaylı ve mektepli basın mensuplarının daha aktif yeni dijital çağa ayak uydura bilmesi için bu eğitimlerin faydalı olacağına inanıyorum.
Muhammet Dursun Kaya, öğrencilerin mektepli olmalarının yanı sıra alaylı olmalarını da önemsediklerini söyledi.
Akademik alanda da başarı elde eden bir sporcu olmayı amaçlayan Taha, aktif güreş kariyerini tamamladığında hem alaylı hem de mektepli bir yönetici olarak Türk sporuna hizmet etmenin hayalini kuruyor.
Bu anlamda hem mektepli hem alaylı bir sporcu olarak önemli hedeflerim var.
Buna engel olamıyorsak bile en azından çalıştıkları alanda mesleki eğitim alarak gelecekte hem mektepli hem alaylı olarak profesyonelleşmesini sağlayabiliriz.
Kurumumuzdan önce alaylı, daha sonra ise mektepli olarak yetişen Kısmet Yılmaz hocamızla açmış olduğumuz çini kursumuz çalışmalarına başladı.