Güncel Türkçe Sözlük
-
sıfat Tekdüze
"monoton" kelimesinin kullanım örnekleri.
Son dönemlerin sıkıcı, monoton ruhundan kurtulmak isteyenlerin aradığı,hayranlarının tüm duyularının uyanmasını sağlayan derin ve vurucu new wave soundlu grup The Horrors ve alegorik tarzıyla seyirciyi büyüleyici, masalsı bir yolculuğa çıkarmayı başaran Danirmarkalı yeni yetenek Oh Land Mono festival’de müzikseverleri bambaşka bir dünyaya taşıyacak.
Anne ve kızları kampta teknolojiden ve günlük hayatın monoton yaşamından uzakta birbirlerine daha fazla vakit ayırmanın keyfini yaşıyor.
Ayrıca beyaz gürültü uğultu şeklinde ve sürekli monoton ses olmasından dolayı bebeğin anne karnındaki sese benzemektedir.
Büyük olasılıkla işleri güçleri de yok, alıp pankartları yollara düşüyorlar ki monoton hayatlarına bir renk gelsin.
Bu nedenle, yapmanız gereken şey renkli aksesuarlar ile mekanı şenlendirmeniz ve monoton halinden kurtarmanız.
Birçok kişi haftada 40 saat çalışıp monoton bir çalışma temposuna girmek istemez.
Monoton bir üslupla, bolca Latince kelime kullanarak anlatırsanız insanlar bir şey anlamaz.
Bunun dışında kadınlarımızın evde monoton bir yaşam sürmelerinin de önüne geçmiş oluyoruz.
Yüz ifadesi donuklaşıyor, mimikler azalıyor, konuşma bozuluyor, monoton, vurgusuz bir konuşma ortaya çıkıyor.