Kelime tanımını bul

Güncel Türkçe Sözlük
oluş
  • isim Olma işi, vuku
    "Nadire Hanım bir bakıma kocasının büyük adam oluşuna seviniyor." - M. Ş. Esendal
  • Oluşma, teşekkül, tekevvün
    "İlim devamlı oluş hâlindedir, boyuna yeni sorular sorar tabiata." - C. Meriç
  • felsefe Bir durumdan öteki duruma geçiş
Felsefe Terimleri Sözlüğü
oluş

(Lat. fieri < in fiere = oluş halinde) : I. Değişme süreci. Bu anlamda:

  1. Bir durumdan öteki duruma geçiş.

  2. Olanaktan gerçekliğe geçiş.

  3. Sürekli değişim olayı.

  4. Değişmez, zamandışı olan öze karşıtlık içinde, gerçekliğin değişen, değişim içinde olan öz belirtisi. 5-Değişmez olan, olmuş bitmiş varlıkla karşıtlık içinde, yaşamın oluşma, gerçekleşme, kendisini tamamlama niteliği. II. İncelenen bir konunun (bir varlığın, bir görevin, bir kurumun) oluşu; göz önüne alınan andaki durumuna değin gelişip oluşma biçimi. Yaşamın oluşumu, doğuşu ya da gelişmesi. Ayrıca: Tevrat'ın dünyanın oluşunu anlatan birinci kitabının başlığı.

Kişi Adları Sözlüğü
Oluş

Cinsiyet: Erkek Oluşma, meydana gelme, varlık kazanma.Cinsiyet: Kız Oluşma, meydana gelme, varlık kazanma.

Orta Öğretim Terimleri Kılavuzu
oluş

bk. oluşma.

Dilbilim Terimleri Sözlüğü
oluş

Bak. Süreç.

"oluş" kelimesinin kullanım örnekleri.

Daha sonra Abhazya Geri Dönüş Devlet Komitesinin çalışan Cansuh Lazba, Abhazca burada oluş sebeplerini anlatırken, konuşmasını Türkçeye çeviren Bilecik Kafkas Derneği Başkanı Erdinç Çolak çevirdi.

"Hacılar ilçesinde Boydak ailesince düzenlenen iftar yemeğinde örgüt içerisinde yer alan ve sorumluluk üstlenen kişilere örgüte ait ev ve yurtların ihtiyaç duyacağı koltuk, kanepe ve benzeri mefruşat malzemelerinin hayır toplama yoluyla giderilmesi yahut da örgüt üyesi diğer esnaftan karşılıksız temin edilmesi, burs paralarının bu yolda harcanmaması gerektiğini söylemesi, aynı şekilde örgüt içerisinde küçük bölgecilik görevini üstlenen kişilerin büyük bölgecilik görevini yürüten kişilerle nasıl irtibat kuracaklarını bildirmesi ve yine örgüt adına burs adı verilen yardımların nasıl toplanacağı konusunda tavsiyelerde bulunmasının, kendisinin örgüt üyesi olduğunun ve hatta onun da ötesinde örgüt içerisindeki tabiriyle mütevelli görevini yürüttüğü anlaşılmış, mahkememizce oluş ve sübut bu şekilde kabul edilmiştir.

Engelli kardeşlerimizden oluşan basketbol takımımızın bir engelsizlik mücadelesi verdiği, özellikle de toplumdaki var oluş felsefesi gereği parke üzerinde temsil etmeyi sağladıkları için onlara teşekkür ediyoruz.

Kazanın oluş nedenine ilişkin en yakın olasılık dikkate alınarak hazırlanan simülasyonun başında Eynez ocağındaki kireçtaşı, marn ve kömürün konumları görülüyor.

Hiçbir zaman oluş dünyasında bir mevcudiyet formunda zuhura gelmez ve hep ötededir.

Yarın Adıyaman'ın il oluş yıl dönümü ve fotoğrafların tamamı da Adıyaman yöresinden esintilerdir.

Paranın, kabadayılığın küresel egemen oluş acıları iliklerimize işliyor.

Avukatların farklı gerekçelerle yaptıkları itirazları reddeden daire, ilk derece mahkemesinin, olayın oluş şekline ve sanığın kusur durumuna göre, olayda bilinçli taksir koşullarının bulunduğu yönündeki kararını yerinde buldu.

Ben bugün Türkiye'nin bir var oluş mücadelesi içinde olduğunu düşünüyorum.

Zamanla hassasiyet oluş zamanı, etkileyen hareketlerin şekli ve rahatsızlığın belirli noktalarda ağrıya dönüşmesi ile belirginleşir.

Oluş nedeni tam olarak bilinmeyen seröz kistadenomlara özgü kesin net bir bulgu yoktur.