"omuz" ne demek

"omuz" kelimesinin kullanım örnekleri.

İnşallah dünyada zorluğunu, acısını çektiğiniz bu şehitlerimizle, ahret de yan yana, omuz omuza olacağız.

Namazda omurga, diz, dirsek, omuz, kalça, boyun ve pek çok eklem yüzeyleri ve kıkırdakları, kas ve bağları bilvesile vakumlanarak hem beslenir, hem de antere olur.

Testinin gövdesi armudi olup, omuz ve ağız kenarında yiv şeklinde ikişer sıra şerit bezeme mevcuttur.

Kırsal kalkınmayı sağlamak için üreticilere yönelik destekleme projelerini sürdüren, sözleşmeli alımlar yapan, üreticilere küçükbaş hayvan, fidan, arılı ve arısız kovan dağıtan İzmir Büyükşehir Belediyesi, orman yangınından zarar gören Bayındırlı üreticilere de omuz verdi.

Cenaze aracından indirilen Ayşe And'ın tabutuna annesi Ayşıl Eke de gözyaşları içinde omuz verdi.

Ermenilerin başlarındaki katillere sesleniyorum, Türkiye Cumhuriyeti, Cumhurbaşkanıyla, 81 milyon insanıyla Azerbaycanlı kardeşlerinin haklı davasında yanındadır ve bu mücadeleyi omuz omuza kazanacağız.

Şuarada Orhan Camii'nde cemaat birbirin diline rengine bakmadan yanyana omuz omuza saf tutuyor.

Kim nereli olduğunu önemli olmadan 78 milyon omuz omuza vererek biz biriz, diriz diyen bir millete ihtiyacımız var.

Yedi düvel bu topraklara saldırdığında bu memleketin evlatları omuz omuza mücadele vererek, kurtuluş savaşını, bağımsızlık savaşını verdiler ve bu vatanı kurtararak bizlere armağan ettiler.

Öğretmenler, kitapçıkta yer alan sorularda, tüm yoksulluğa, imkansızlıklara ve elverişsiz doğa koşullarına rağmen, bir avuç aydının önderliğinde askerlerden din adamlarına, profesörlerden öğretmenlere, doktorlardan iş adamlarına kadar her meslekten insanın omuz omuza bir dayanışma sergileyerek, Finlandiya'yı geri kalmışlıktan kurtarmak için nasıl büyük bir mücadele verdiklerini, tüm insanlığa örnek olacak biçimde gözler önüne seren kitapta anlatılan konuların yer aldığı soruları cevapladı.

Sanayiciler olarak kurda yaşanan artıştan etkilediklerini aktaran Ünverdi, bu sürecin enikonu son bulacağını ve önceki krizlerde olduğu gibi omuz omuza vererek atlatılacağını ifade etti.

Zor ve çetin bir süreçten geçiyoruz ama bu süreci başarıyla, teröre karşı mücadele anlamında nihayete erdirebilmek için sahip olduğumuz en büyük kaynak bütün dünyada dayanışma bilincinin artması ve teröre karşı omuz omuza verilme iradesidir.

Konuşmanın ardından Karahan, geçici görevle gittikleri Ankara'da, FETÖ'nün 15 Temmuz'daki darbe girişimi sırasında Gölbaşı'nda bulunan Özel Harekat Daire Başkanlığına yapılan saldırıda bacak, omuz ve kulağından yaralanan polis memuru Alp Tekin Esirgün ile akciğerlerinden yaralanan polis memuru Osman Özçiftci'ye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından tevcih edilen Türkiye Cumhuriyeti Devlet Övünç Madalyası ve Beratını takdim etti.

Muhalifleri ezdirmek için kumpas kurulmasına omuz verirken, işbirlikçileri kurtarmak için uğraşıyor.

Uzun süre bilgisayar ve cep telefonu kullanımı, saatlerce vücudun ve başın öne eğik pozisyonda tutulduğu işlerle uğraşmanın sonucu baş ağrısı, boyun ağrısı, omuz ve kollarda ağrı oluşmakta ve her geçen gün bu ağrılardan şikayetçi olanlara bir yenisi daha eklenmekte.