Kelime tanımını bul

Güncel Türkçe Sözlük
orantısızlık
  • isim Orantısız olma durumu
    "Sadece vücudu değil, vücudu ile kafası arasındaki orantısızlık da büyüyordu gün geçtikçe." - E. Şafak

"orantısızlık" kelimesinin kullanım örnekleri.

Gerçeklerle yaşananlar arasında büyük orantısızlık var ki işin altında başka şeyler aramak durumunda kalıyoruz.

Eğer burunda orantısızlık ya da şekil bozukluğu varsa ve kişi bundan dolayı rahatsız hissediyorsa özgüven kaybı ve mutsuzluk yaşayabilir.

Savcı ayrıca, temel cezaların tayin ve takdiri açısından kusur durumları ve alınan cezaları itibarıyla herhangi bir orantısızlık bulunmadığı kanaatiyle Yargıtay 12.

Seçimlerin hemen ardından da zaten kolları sıvamış ve ekonomik reformlar için hazırlıklara başlamıştık ama bu gerçeklerle yaşadıklarımız arasında öylesine büyük bir orantısızlık var ki ister istemez işin altında başka şeyler aramak zorunda kalıyoruz ve bunların olduğunu da görüyoruz.

Görülen davada, davayı karara bağlayan mahkeme heyeti, sanığın masaya vurmasına karşılık maktulün sanığa yumruk atması şeklinde gerçekleşen eylemler arasında açık bir orantısızlık bulunduğunu, dolayısıyla ilk haksız eylemin maktulün sanığa attığı yumruk olması gerektiğinin anlaşıldığını, sanığın kasten öldürme suçunu haksız tahrik altında gerçekleştirdiğini belirterek sanığı 15 yıl hapis cezası verdi.

Yüz bölgesinde bulunan organların herhangi birindeki orantısızlık yüzün bütününü etkilemektedir.

Hukukun üstünlüğünü ve adil yargılamayı benimsemiş demokratik ülkeler ve ilkelere inanlar tarafından hukuk ve ABD yargı sisteminin inanılırlığının, silahların eşitsizliğindeki orantısızlık ve yargılama yönünden ciddi anlamda sorgulanacağına inanıyorum.