Kelime tanımını bul

Güncel Türkçe Sözlük
otoriter
  • sıfat Otoriteli

"otoriter" kelimesinin kullanım örnekleri.

Bu kararlar, Cumhurbaşkanlığı makamının ve AKP hükümetinin, kendisine muhalif tüm sesleri birer suç örgütü olarak gören diktacı ve otoriter yaklaşımlarının kanıtıdır.

Bu beklenmedik olay, iki teokratik ve otoriter ülkenin, zaten bir süredir yürüttükleri mezhepsel çatışmayı daha da kızıştırmak ve bütün bölgeye yaymak tehlikesini yaratıyor.

Bütün bunlar da onu, anlaşılan, gittikçe daha çok kendi kendisiyle dolu, eski deyişle meşbu hale getirerek, demokrasiyle bağdaşmayan otoriter eğilimlerini güçlendiriyor.

Hala seçilmiş Cumhurbaşkanına otokrat diyenler, otoriter diyenler var.

Kodlamada da otoriter olacağız, kış sporlarında ve diğer dallarda da otoriter olacağız.

Tabii evrensel demokratik değerleri tanımayan otoriter rejimlerde halkın sokaklara dökülüp eleştiri ve beklentilerini dile getirmesi mümkün değil.

Ama İran gibi otoriter rejimlerin bu gibi halk hareketlerini nasıl bastırdıkları malum.

Dahası bu siyasi yapıların hükmettikleri toplumlarla güçlü bağlar kuramaması Ortadoğu ve Kuzey Afrika bölgelerinin yirminci yüzyıl boyunca otoriter rejimler, askeri darbeler ve azınlık yönetimleriyle anılması sonucunu doğurmuştur.

Türk milletinin zararı pahasına kendini otoriter rejime yahut Batılı güçlere satmaya hazır aydın tipini yetiştiren kesinlikle mevcut Türk eğitim sistemi ve Türk akademiyasıdır.

Özellikle Anadolu kültüründe el öpmenin yaygınlığına işaret eden Erdoğan, otoriter yapının egemen olduğu bölgelerde ayak altı öpmenin bile söz konusu olduğunu söyledi.

Depolitizasyonda geldiğimiz son noktada diğer birçok otoriter eğilim bir yana, paternalist ailenin geri dönüşüne de şahitlik ediyoruz.

Tarih boyunca hasta ile hekim arasında otoriter, doktorun dediğinin yapıldığı, pederşahi bir ilişki belirleyici oldu.