Güncel Türkçe Sözlük
-
isim Sandalye, tabure, kanepe gibi üstüne oturulan
şey
Tarama Sözlüğü
Oturmağa mahsus yer.
"oturacak" kelimesinin kullanım örnekleri.
Önce kadrodaki forvetlerden birini göndererek bu alanı boşaltmak isteyen idareciler, daha farklı isimlerle masaya oturacak.
Artık her şey öyle bir oturacak ki, hiç kimsenin bozmaya, çarpıtmaya, geri almaya güzü yetmeyecek inşallah.
Kişiler ikişerli olarak karşılıklı oturacak ve kendilerini tanıtacaklar.
Kol altları da tam kolaltı denilen çukura oturacak kadar yukardan kesilmiş olurdu.
Geçtiğimiz yaz döneminde kadrosuna katamadığı Orkun Kökçü için de temaslarını yoğunlaştıran Beşiktaş Transfer Komitesi, 17 yayındaki futbolcu için Feyenoord Yönetimi ile bir kez daha masaya oturacak.
Uzlaşma Komisyonumuzdaki fikirlerimiz muhtevi olarak kalabilir ama anayasanın bütünü içinde bir yere oturacak.
Bir diğer beklentimiz de masaya oturacak ve işçilerimizi temsil edeceklerin geçmişte yaptıkları gibi son anda masadan kalkmamaları.
Todd Phillips ve Scott Silver'ın senaryosunu üstleneceği Joker filminin yönetmen koltuğunda da Phillips oturacak.
Aksi halde çile doldurur gibi dört duvar arasında oturacak ve o mutlu bir aile mi sayılacak?
Beşiktaş Yönetimi devre arası cazip bir teklif gelmemesi halinde ise Ryan Babel ile sezon sonu bir kez daha masaya oturacak.
MDOB sahnesinde ilerleyen günlerde seyirciyle buluşacak oyunun rejisörlük koltuğuna oyunun yazarı Öztürk, oturacak.