Kelime tanımını bul

Güncel Türkçe Sözlük
posalı
  • sıfat Posası olan
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
posalı

Beceriksiz, pasaklı, dağınık (kimse).

"posalı" kelimesinin kullanım örnekleri.

Hekime düşen görev, gerektiğinde posalı diyet ile desteklenerek hastalara defekasyon disiplininin öğretilmesi ve yanlış alışkanlıklardan arındırılmasıdır.

Meyvelerin gerek doğrudan kendileri yiyin ya da mümkün olduğunca posalı sularını tüketin.

Oruç sonrasında aşırı açlık pek olmaz ama yine de posalı lifli gıdalarla yemeğe başlamak aşırı yemenin önüne geçer.

A ve C vitamini yönünden zengin besinler tüketmek, hayvansal yağlardan uzak durmak ve posalı gıdalar yemek gibi önemler meme kanserine karşı koruyucu olabilir.

Gümürdülü, posalı gıdalarla beslenmek, sigara kullanmamak gibi bağırsak hareketlerini düzene sokan tutumların poliplerin oluşumunu engellemede önemli rol oynadığını belirtti.

İşletmede yapılan kontrolde 9 adet rakı şişesinin bandrolleri ve kapaklarının açılmış olduğu, içeriklerinin rakı ile dolu olduğu ve ayrıca jelikan bidonun içerisinde 60 litre el yapımı mayalanmaya bırakılmış posalı üzüm suyu bulunduğu tespit edildi.

Bağırsakları çalıştırır ama aynı zamanda posalı olduğu için de hem kolesterolün düşmesine hem de bağırsaktaki kötü plakların oluşmasına engel olur.

Sebzenin, lifli gıdaların ve posalı meyvelerin olduğu bir kahvaltı yaparsak gün içerisinde ikram edilen tatlıları yeme isteğimiz daha az olacaktır.