Kelime tanımını bul

Güncel Türkçe Sözlük
riskli
  • sıfat Riski olan
    "Rastgele ve dağınık yeni bir oyun çatısı sunmak elbette riskli bir şeydi." - H. Taner

"riskli" kelimesinin kullanım örnekleri.

Bu cihazları kullanırken de karşılarına keşfetmeyi destekleyen içeriklerin yanı sıra uygunsuz içeriklerin de çıkabileceği riskli bir dünyaya adım atıyor.

Kemik iliği nakli, kan kök hücresinden türeyen hücrelerin yol açtığı, talasemi, yüksek riskli lösemi ve aplastik anemi gibi hastalıklarda hastalara yeni bir tedavi olma şansı sunmaktadır.

Su kaynaklarımızın sınırsız olmadığı ve korunması gerektiğini balıkçılarımız bildiğinden, bu kaynaklardaki su ürünlerini gelecekte avlayabilmek ve yeni nesillere aktarabilmek için av aracı kayıplarını en aza indirmeleri, riskli alanlarda av aracı kullanmamaları, av aracı çatışmalarını en aza indirmeleri, kendi aralarındaki diyaloğu artırmaları, kullanımı yasak olan av araçlarını kullanmamaları ve kayıp av araçlarını ilgili birimlere bildirmeleri projenin amacına ulaşmasında en önemli etmen olacaktır.

Yorgunluk, ateş, iştahsızlık, gece terlemeleri, nefes darlığı, göğüs ağrısı, kilo kaybı, uzun süren kuru öksürük ya da balgamlı öksürük, öksürükle ağızdan kan gelmesi gibi belirtilerle kendisini gösteren verem hastalığının bulaşıcı olduğunu vurgulayan İkidağ, hastayla aynı ortamda bulunan aile bireyleri ve yakın çalışma arkadaşlarının hastalığın bulaşması açısından en riskli kişiler olduğuna vurgu yaptı.

Babası Yusuf Başay sayesinde riskli olmasına rağmen hastaneye götürülerek ayağındaki alçı çıkarılan Hasan Can Başay, sakatlık korkusu içerisinde acılar içerisinde yarım saat sonra sınava girebildi.

Burada hızlı yardımları yaparken, bir taraftan da bu anlamda riskli grubumuzu erken tedavilerine destek verebilmek, diğer taraftan da anneleri, aileleri güçlü bir şekilde bilinçlendirebilmek ve sorun büyüdükten sonra değil, ilk uyarı verdikten sonra sağlık desteğini güçlü vereceğiz.

Sonuçların riskli yapı olarak çıkması ile kiracılarımızın binayı boşaltması sağlandı ve binan yıkım işlemlerine başlandı.

Koruyucu hücreler olmadığı için etrafa da bulaştırma açısından potansiyel riskli kişiler haline gelebiliyorlar.

Karın ağrısı şikayetiyle hastaneye başvuran 38 yaşındaki 6 çocuk annesi Telli Davaz isimli doğuştan tek böbrekli hastaya genel anestezinin riskli olduğu kanaatine varılması üzerine bölgesel anestezi uygulandı.

Yüksek afet riskli alanlar öncelikli olmak üzere afet risklerinin belirlenmesine yönelik mikro bölgeleme çalışmaları tamamlanacak ve imar planlaması süreçlerinde afet riskleri dikkate alınacak.

Hem büyücek hem de değişecek, bu son derece riskli ve dikkatli bir yönetim ister.

Kulak delim yerlerinde bazı yerler ağrılı ve riskli olsa da her geçen gün kulak deldirme işlemi popülerlik kazanıyor.

Özhaseki, Ege Bölgesi'nin depremsel açıdan riskli olduğunu belirterek, Ege Bölgesi'ndeki belediye başkanlarını buradan bir kez daha uyarıyorum.

Bu nedenle riskin büyüklüğüne göre şirketler riskli faaliyeti terk etme, riski üstlenme, riski devretme veya riski azaltma seçeneklerinden birini tercih etmelidir.

Elif Doyuk Kartal, riskli grupların gripten korunmasının en kesin yolunun grip aşısı yaptırmak olduğunu söyledi.