Kelime tanımını bul

Güncel Türkçe Sözlük
sönmek
  • nsz Yanmaz, aydınlatmaz, parlamaz olmak
    "Son yıldız vadinin üstünde bir yanıp bir sönüyordu." - T. Buğra
  • Parlaklığını, ışığını yitirmek
  • Hava veya başka bir gaz ile şişirilmiş bir şeyin havası kaçıp şişkinliği inmek
    "Balon söndü."
  • jeoloji Yanardağ etkinliğini yitirmek
  • Duygular dinmek, yatışmak, etkisini yitirmek
    "Öfkeleri bir yaz fırtınası gibi birdenbire sönüverdi." - Ö. Seyfettin
  • Gerilemek, parlaklık ve önemini yitirmek
    "Münakaşa tekrar eski hızını alamayarak biraz sonra söndü." - R. N. Güntekin
  • Ses duyulmaz olmak
  • Tükenmek, yok olmak, yitmek
    "Esmer lekeler, sönmüş sivilcelerden artakalan çukurlar, kabarcıklar yüzünü yayık ayranına çevirmiş." - S. Birsel
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
sönmek

< ET sönmek: sönmek; mahvolmak

"sönmek" kelimesinin kullanım örnekleri.

Hikayesi aynı, duruşu aynı ve her birinin ayrı yüreklere bıraktığı sönmek bilmeyen ateşi aynı.

Bu rahatsızlık nedeniyle oğlumun sol akciğeri sönmek üzere olduğu ifade edildi.

Milletimizin hürriyeti ve vatanımızın kurtuluşu için başlayan bu yolculuk, sönmek üzere olan umutları canlandırmış ve herkesin bir ülkü etrafında toplanmasına varan sürece hız ve anlam kazandırmıştır.