Kelime tanımını bul

Güncel Türkçe Sözlük
süpürmek
  • -i Bir şeyin, bir yerin üstündeki çer çöp, toz toprak vb. şeyleri süpürge, fırça veya başka bir araçla toplamak, temizlemek
    "Herif süpürge ile fesini süpürüp de şak şak eline vurdukça un çuvalı gibi tozuyordu." - A. Rasim
  • Çıkarıp atmak, kovmak
    "Yanında binlerce kurbanlık ile / Süpürdü düşmanı, bastı dayağı" - Âşık Veysel
  • Tüketmek, bitirmek
    "Tatlıya öyle düşkünmüş ki geceleri usulcacık kalkar, tel dolaptaki muhallebiyi, revaniyi, kadayıfı ne bulursa hepsini süpürürmüş." - P. Safa
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
süpürmek

Kaçmak : Annemin yanından süpürdüm.

"süpürmek" kelimesinin kullanım örnekleri.

Dolayısıyla eskiden birçok konularda meseleleri halının altına süpürmek durumunda kalıyorduk.

Yönetime geldikten sonra 6 milyon liraya yakın ödeme yaptıklarını, Burak Çalık hariç tüm oyuncularla yeniden anlaşma yaptıklarını aktaran Bahçeci, sorunları halının altına süpürmek yerine tamamen ortada kaldırmak için çabaladıklarını ifade etti.

İşi sadece polise, jandarmaya bırakmak değil, topyekün bir seferberlikle bir terör belası gibi gelecek nesillerimizi teslim almaya çalışan bu anlayışı topyekün süpürmek durumundayız.

Bunları çizme şansım olmadığı için, yapıştırıcı ile yapıp, üzerine altın varak yapıştırıyor, sonra süpürmek suretiyle yapıyorum.

Bulaşık, ütü, toz almak,evi süpürmek ve yemek yapmak başlı başına büyük işler arasında yer almaktadır.