"sürdürme" ne demek

"sürdürme" kelimesinin kullanım örnekleri.

ANKARA (AA) - Japonya Başbakanı Şinzo Abe ile ABD Başkan Yardımcısı Mike Pence, iki ülke arasındaki ticari iş birliğini artırma ve nükleer silahlardan arındırılması için Kuzey Kore'ye yönelik yaptırımları sürdürme konusunda mutabık kaldı.

Kayserispor Yönetimi, Cumartesi günü gerçekleştirilecek Seçimli Olağanüstü Genel Kurul öncesinde kulüp tesislerinde biraraya gelerek görevi devretme veya sürdürme konusunda karara vardı.

Nevzat Aydın, kendisini heyecanlandıran, insanların yaşayış şekillerini değiştirebilme potansiyeli taşıdığına inandığı iş modellerine ve girişimcilere yatırım yapmayı sürdürme isteğinde.

Şadi Yazıcı, AK Parti Tuzla İlçe Başkanı Sebahattin Demirci ile vatandaşlar, demokrasi nöbeti sona erse de milli iradeye sahip çıkma ve 15 Temmuz ruhunu yaşatma kararlılığını sürdürme mesajı verdi.

Sarı yeşilli Yalova ekibinin teknik direktörü Ertunga Kuşhan, Yalovaspor karşısında iddialarını sürdürme açısından kazanmayı istediklerini ve bunu da başardıklarını söyledi.

Otizm spektrum bozukluklar destek eğitim programıyla, bireylerin işlevsel becerilerin kazandırılmasına ön koşul oluşturan temel eşleme ve taklit becerilerini geliştirmeleri, sosyal etkileşim başlatma ve sürdürme becerilerini geliştirmeleri, iletişim becerilerini geliştirmeleri, öz bakım ve günlük yaşam becerilerini geliştirmeleriyle akademik becerilerini geliştirmeleri sağlanacak.

Teknolojik maymun Hamamböcekleri 350 milyon yıl, keneler 225 milyon yıl ve at kestanesi bitkisi 75 milyon yıldır gezegenimizle uyumlu şekilde canlılıklarını sürdürme başarısını gösteriyor.

Sivil alanda, ekonomi alanında, asker ve sivil devlet bürokrasisinde, dış politikada, medyada, kültürel yaşamda, günlük yaşamda karşılaştığımız bir sürü, hem özgül hem de birbiriyle bağlantılı sorunun çözümsüzlüğünün temel nedeni, bu alanlarda saygınlık ve ilkeli olmak tercihinin giderek unutulması, buna karşın şöhret olma ve şöhreti sürdürme istenci ve tercihinin giderek yaygınlaşması ve derinleşmesidir.

İtikafa girenlerden Keramettin Şahin isimli vatandaş da çocukluğundan beri babasının bu camide itikafa girdiğini, o vefat edince bu sünneti sürdürme görevini üstlendiğini söyledi.

Görüşlerimizi, muhtevi bir mektubu da kendisine iletti ve bu görüşmeleri de bundan sonra daha yakın bir istişare içinde sürdürme kararlılığındayız.

BBC'nin haberine göre, temmuz ayında devlet başkanı olarak seçilmesinin ardından yeni hükümetin, 2014'te kaybolan 43 öğrenciyle ilgili soruşturmayı sürdürme sözünü veren Obrador, konuyu araştıracak bir Hakikat Komisyonu kurulması için bir kararname imzaladığını duyurdu.

Çamlıkule Semt Evindeki kurslara katılan 300 kadın, boş zamanlarını sporla değerlendirirken, yaşamlarını sağlıklı bir şekilde sürdürme şansı buluyor.

Toplumla iletişimlerini güçlendirmek ve hayatın diğer evrelerinde de yaşamlarını sürdürme adına buradaki eğitimleri önemsiyoruz.