Güncel Türkçe Sözlük
-
-i Sürme işini yaptırmak
"Parmaklıklara boya sürdürdü." - Devam ettirmek
"Tedirginlik içinde beklemeyi sürdürüyorum." - A. Ümit
- Bir durumun, bir şeyin sürmesini, olmasını sağlamak
"Bugün de sürdürdüğü hizmetleri onu güvenilir kişi yapmış." - T. Dursun K
Bilgisayar Terimleri Karşılıklar Kılavuzu
bk. sürmek
"sürdürmek" kelimesinin kullanım örnekleri.
Bu memnuniyeti sürdürmek için de aran tempoda çalışmaya devam edeceğiz.
TOKAT (AA) - Tokat'ın Almus ilçesine bağlı Arısu köyünün ilk kadın muhtarı, 3 çocuk annesi 58 yaşındaki Münevver Sönmez, muhtarlık görevini sürdürmek istiyor.
Davulcu Caner Atagün (35), AA muhabirine yaptığı açıklamada, bu geleneği sürdürmek için çaba sarf ettiklerini söyledi.
Üniversitede öğrenim gören iki kızının eğitim giderlerini karşılayabilmek için bakkaliye işlerini sürdürmek durumunda olduklarını dile getiren Necmettin Akalın, esnaflık yapmanın son zamanlarda iyice zorlaştığını dile getirdi.
Bu açıdan bakıldığında değer, güdülerle dünyaya gelen insanın yaşamını sürdürmek için yapacağı davranışların bilişsel ve duygusal ögelerinden oluşan soyut bir kavramdır.
Cumhuriyet Halk Partisinin asli kadroları, kurucu parti olma vasfını sürdürmek isteyen kadroları muhakkak partilerine sahip çıkacaklardır ama böyle bir romantik anlatı, böyle bir yaklaşım, bir bakıma eski devrimci çevrelerden, onların takipçilerinden kendisine etkili ve yetkili yerlerden kadro devşiren CHP'nin diline nüfuz etmiş görünüyor.
Bu devletin bekasını sürdürmek, bu topraklarda ezanı dindirmemek için kutlu yürüyüşteki mücadelemize devam edeceğiz.
Bu yüzden, PKK terör örgütü tüm fraksiyon ve uzantılarıyla adalet önünde diz çökertilene kadar mücadeleyi sürdürmek yalnızca bir güvenlik meselesi değil aynı zamanda Türk Milletinin bin yıllık egemenliğine karşı manevi bir sorumluluktur.
Bu yüzden, PKK terör örgütü tüm fraksiyon ve uzantılarıyla adalet önünde diz çökertilene kadar mücadeleyi sürdürmek yalnızca bir güvenlik meselesi değil aynı zamanda manevi bir sorumluluktur.
En büyük hedefim ve dileğim şu an olduğu gibi işimi sürdürmek ve basketbol salonuna gelebilmek.
Oyunda, eğitimini sürdürmek ve geçinebilmek için çeşitli işlerde çalışan Adam'ın Evelyn ile tanışmasından sonra başından geçenler anlatılıyor.
Acılı ailelerin acısını paylaşıp, yalnız olmadıklarını hissettirtmek için başlatılan hizmeti gelecek yıllarda da sürdürmek istiyoruz.
Türkiye şampiyonluklarının yanı sıra dünya şampiyonluğu da bulunan Bay ile 20 Türkiye şampiyonluğu bulunan Kaytar başarılarını sürdürmek istiyor.
Sayın Meclis Başkanı da kendisince bir açıklama ortaya koyduktan sonra bunu sürdürmek ve üzerinden bir siyasi kampanya başlatmanın doğru olmadığı kanaatindeyim.
Köylülerle bir süre daha sohbet eden Vali Küçük, sıkıntılarını dinlediği köylülerle vedalaşarak incelemelerini sürdürmek üzere Kuskunlu Köyünden ayrıldı.