Kelime tanımını bul

Güncel Türkçe Sözlük
sıkıcı
  • sıfat İç sıkan, can sıkan, tedirgin eden
    "Etrafında her şey ona sıkıcı ve manasız geliyor." - H. Taner

"sıkıcı" kelimesinin kullanım örnekleri.

Son dönemlerin sıkıcı, monoton ruhundan kurtulmak isteyenlerin aradığı,hayranlarının tüm duyularının uyanmasını sağlayan derin ve vurucu new wave soundlu grup The Horrors ve alegorik tarzıyla seyirciyi büyüleyici, masalsı bir yolculuğa çıkarmayı başaran Danirmarkalı yeni yetenek Oh Land Mono festival’de müzikseverleri bambaşka bir dünyaya taşıyacak.

Küçük kızım 'Anne, babasızlık çok kötü bir şeymiş' ya da 'Çok sıkıcı bir günmüş' deyince zor ama ne yapacaksın?

Hiçbir hedefi olmayan insanlar için bile bilinmezlik can sıkıcı bir şeydir.

Ben, o mükemmelliğin ne kadar sıkıcı ve boğucu olabileceğini anlatmak istedim.

Yeni motor, özellikle sollamalarda Fiorino sürücüsüne gücünü hissettiriyor ancak düşük devirlerdeki cansızlık hala devam etmesi can sıkıcı.

Ve her biri bunları didaktik olmadan, sıkıcı olmadan büyük bir doğallıkla dile getirdi.

Gerçek hayat çok sıkıcı, çok sığ, çok sıradan çok heyecansız gelecek bize.

Gerek sakatlanmamak, gerekse maçın ülke puanı hariç fazla bir şey ifade etmemesinden ötürü maçlar temposuz ve sıkıcı geçerdi.

İç mekanda çok şık çizgiler yakalanmış fakat burada da COMMAND ekranının sıkıcı renkleri ve özelliksiz yapısı göze çarpan negatif yönlerden.