Kelime tanımını bul

Güncel Türkçe Sözlük
sıklaştırmak
  • -i Sık duruma getirmek veya sıkça yapmak, sayısını artırmak
    "Her seferinde bu bakışları sıklaştırmak ve süreklileştirmek zorunda kalıyordu." - İ. H. Baltacıoğlu

"sıklaştırmak" kelimesinin kullanım örnekleri.

Vatandaşların sorunlarını dinleyip çözümü için harekete geçme imkanı buldukları gezileri çok önemsediğini anlatan Düzgün, fırsat buldukça bu gezileri daha da sıklaştırmak istediklerini kaydetti.

Dünyanın içinde bulunduğu süreç dikkate alındığında, yarınların bugünlerden daha iyi olacağı konusunda çoğu kimsenin pek iyimser olmadığını ifade eden Turhan, bu durumda millet olarak yapılması gerekenin, safları sıklaştırmak ve çok çalışmak olduğunu dile getirdi.

Ortadoğu'da bölme ve parçalama üzerine kurulu bir hikayenin sahnelenmeye çalışıldığı dönemde, Türkiye sosyolojisini, birlik yapısını bir arada tutmak, milli birliği siyaset için bir ödev haline getirmek, dayanışma saflarını sıklaştırmak için cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin getirildiğini ifade eden Naci Bostancı, iktidar olmak isteyen her partinin başka birileriyle bir araya gelmesinin zorunlu olduğunu belirtti.