Güncel Türkçe Sözlük
-
isim Sınırlandırmak işi
"sınırlandırma" kelimesinin kullanım örnekleri.
Buna karşılık İslam dünyasındaki (modern) anayasalcılık hareketi, biattan toplumsal sözleşme yaratma, idarecinin yetkilerini sınırlandırma aracı olarak yararlanmaya çalışmıştır.
Özersay, KKTC'nin Türkiye ile birlikte Kıta Sahanlığı Sınırlandırma Anlaşması'nı yürürlüğe koyduğu 2011 yılında bir paradigma değişikliği yaşandığının altını çizerek, bu tarihten sonra kendilerinin de sahada bazı fiili adımlar atmaya başladıklarına dikkati çekti.
Anlaşmayla Tahran yönetimi, çalışmalarını, nükleer güç tesisinde kullanılabilecek yüzde 3 düzeyinde zenginleştirilmiş uranyum üretme kapasitesinde sınırlandırma ve 20 bin olan santrifüj sayısını 10 yıl boyunca 5 bin 60 ile sınırlı tutma sözü verdi.
Brezilya'nın yeni seçilen Devlet Başkanı Jair Bolsonaro, kampanyası sırasında, orman tahribatına verilen cezaları sınırlandırma ve çevre ajansının yetkisini zayıflatma sözü vermişti.
Her geçen gün büyüyen bu pastada, belli menajerlerin piyasayı avucunun içine aldığı ve birçok transferde kayıt dışı durumlar oluşmasından hareketle, menajerlerin kazancına sınırlandırma getirilecek.