Güncel Türkçe Sözlük
-
-i Sabit duruma getirmek
"sabitlemek" kelimesinin kullanım örnekleri.
Tabi projeyi gördüğümde gerçekten çok beğendim bende bir fotoğraf meraklısıyım, fotoğraf bir anı karelemek bir anı sabitlemek, bir anı yıllar sonra bakabiliyor olmak çok çok önemli.
Pudralar makyajı sabitlemek ve matlaştırmak için ideal ürünlerdir, fakat çok ince katmanlar halinde kullanılması gerekir.
Olay yerine gelen Mersin Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Daire Başkanlığı ekipleri, önce çocuğun kolunu sabitlemek için sargı beziyle sardı.
Hızla çalışmaya başlayan tayfa, ağı denizde sabitlemek için kullanılan botu suya indirdi.
Ancak burada önemli olan ekonomiye gaz verip ivme kazandırdıktan sonra büyüme hızını potansiyel büyüme hızında sabitlemek.
Takımdaki yabancı oyuncularla lira üzerinden sözleşme imzalama şansı bulunmayan yönetimin, Türk oyuncularla TL bazlı yeni anlaşmalar imzalayarak harcamaları sabitlemek ve böylece dövizdeki yükselişlerle ortaya çıkan ciddi zararı ortadan kaldırmak istediği aktarıldı.
Görevi ise birleştirmek, sabitlemek, kas ve organları çevrelemek ve birbirinden ayırmaktır.