Kelime tanımını bul

Güncel Türkçe Sözlük
saptamak
  • -i Bir şeyi belirgin kılmak, tespit etmek
    "Erotik değil ama toplumu pornografiye sürükleyen koşulları saptıyor." - S. İleri
  • Bir şeyi sağlam bir biçimde yerleştirmek, oynamaz duruma getirmek, tespit etmek

"saptamak" kelimesinin kullanım örnekleri.

Diseksiyonun ne kadarlık bir bölgeyi içine aldığını saptamak için tomografi çekildi ve diseksiyonunarkus aorta olarak isimlendirilen alanı da içine aldığı görüldü.

Öğretir, Türkiye'den ve yurt dışından gelen katılımcılar ve akademisyenlere yaptığı sunumun ardından AA muhabirine yaptığı açıklamada, araştırmayı öğrencilerin bağımlılık yapan maddeleri devamlı kullanma durumları ile ailelerin çocuk yetiştirme stilleri ve bağlanma stilleri arasındaki ilişkiyi saptamak amacıyla yaptıklarını söyledi.

Hız, hastalıkların altında yatan genetik etkenleri saptamak amacıyla tüm genleri yeni nesil dizileme yöntemiyle araştırdıklarını söyleyerek, aile bireylerinden kan alındığını ve genetik tarama gerçekleştirildiğini aktardı.

Sistem, düşük riskli, hızlı hedef edinimi sağlamak, otomatik veya destekli hedef edinimi gerçekleştirmek, hem termal hem de gece görüşlü kameraları entegre etmek, kalp ve solunum hızları gibi asker vitallerini izlemek ve sarsıntıları saptamak gibi özelliklere sahip olacak.