Kelime tanımını bul

Güncel Türkçe Sözlük
satmak
  • -i Bir değer karşılığında bir malı alıcıya vermek
    "Geniş arazisini parselleyip sattı." - T. Buğra
  • nsz Kendinde olmayan bir şeyi var gibi göstermek, taslamak
  • Bir kimse, kendini veya başkasını olduğundan daha önemli, yetkili ve değerli göstermek
  • Bir çıkar karşılığında bir şeyi gözden çıkarmak, feda etmek
  • Bir yolunu bularak birinden ayrılmak
    "Yanımdakini satamazsam size gelemeyeceğim."
Tiyatro Terimleri Sözlüğü
satmak

(Tul.): Bir jestin, bir mimiğin, bir tümcenin, bir bölümcüğün altını çizmek, vurgulayıp belirtmek.

Tarama Sözlüğü
satmak
  1. Söylemek, nakletmek, dinletmek.

  2. Baştan savmak.

Gösterim Sanatları Terimleri Sözlüğü
satmak

(Doğaçlama): Doğaçlama tiyatrosunda bir hareketi, bir mimiği, bir tümceyi, bir sahneyi vurgulamak anlamında kullanılan söz.

Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
satmak

Kız evlendirmek.

"satmak" kelimesinin kullanım örnekleri.

Turgut Üzüm; Koca Hasan, Tütün satmak, Güllü Ahmet, Halil’in intikamı, Mahmut Ağa, Acıyı bal eylemek, Alamancı gelin, Memleketimden manzaralar, Yağmur Gelini gibi yaşanmış hikayelerin yer aldığı kitabını sevenleri için imzaladı.

Vestel tarafından yapılan yazılı açıklamada, şirketin Avrupa’nın tek dijital yayıncılık fuarı Anga Cable’da Avrupa’nın lider operatörlerinden Skylink’e 3 yılda 1 milyon HD set üstü kutu satmak üzere anlaşma imzaladığı kaydedildi.

Hırsızlık olayını aydınlatmak için çalışma başlatan İlçe Emniyet Müdürlüğü Asayiş Büro ekipleri, bilgisayar işi yapan iş yerlerini arayarak çalıntı bilgisayar satmak isteyen olabileceği yolunda bilgilendirdi.

Çağrı süresi içinde çağrıya cevap veremeyen ortaklara, şirket hisselerinin borsa kotundan çıkarıldıktan sonra da 3 yıl boyunca bu ortakların hisselerini satmak üzere başvurabilme hakkı verildi.

Arazilerin engebeli olduğu bölgede geleneksel yöntemle tırpan çeken işçilerden kimi hayvanlarını kışın besleyebilmek kimi ise satmak için tarlasındaki otları biçip, topluyor.

Sitenin kurucusu Sinem Budun Gülas, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kendi alanında önemli bir açığı kapatan sitenin, maddi imkansızlık, teknik yetersizlik veya başka nedenlerden dolayı ürünlerini internet ortamı üzerinden satmak isteyenlerin popüler mekanı haline geldiğini söyledi.

Kent sakinlerinin temiz, sağlıklı, taze ve güvenilir gıda tüketebilmelerini sağlamak amacıyla yapılan kontrollerde işyerleri, damgasız et ve benzeri gıdalar satmak, işyeri açma ve çalıştırma ruhsatı ile hijyen şartlarına uyup uymadıkları yönünden denetlendi.

Bu bedelli askerliğin ücretini denkleştirmek için en kısa yollardan birisi hayvanları satmak olacağını düşündüm.

Amacımız, sadece makine halısında değil, diğer sektörlerle de desinatörlük olarak sadece birim olarak değil, kalite ve değerde de üst ürünler oluşturmak ve bilgiyi, tasarımı satmak.

Uzun süre işsiz kalınması nedeniyle Ertuna çifti, kızlarının doğumunda aldıkları buzdolabı ve çamaşır makinesi ile bazı ev eşyalarını Elif'in hastane masraflarının karşılanması için paketinden çıkarmadan satmak zorunda kaldı.

Mesela kırsal kesimde artık insanlar çocuklarını evlendirebilmek için arsalarını satmak zorunda kalıyorlar çünkü gelir elde edemiyorlar.

Krom cevheri üreticisi bazı ülkelerin daha fazla döviz girdisi ve istihdam sağlamak için ürünlerini ocaklardan çıktığı şekliyle satmak yerine ferrokrom ve paslanmaz çeliğe dönüştürerek ihraç ettiklerine dikkati çeken Kaya, Türkiye'de ise kromun önemli bir kısmının ürüne dönüştürülmeden ham madde olarak ihraç edildiğini kaydetti.

Tedavisi için evini ve arabasını satmak zorunda kalan Yanıkdemir, hastalıktan kurtulduktan sonra yeniden futbola dönerek ailesini geçindirme çabasına girdi.

İşçi bayramı olmasına rağmen geçinebilmek için simit satmak zorunda kalan seyyar satıcılar da dikkatlerden kaçmadı.

Edinilen bilgiye göre ilçeye bağlı Herek köyünde yaşayan Fadime Dinç, büyükbaş hayvanını satmak üzere Torul ilçesindeki pazara gitti.