Güncel Türkçe Sözlük
-
sıfat Seçeneği olmayan
"seçeneksiz" kelimesinin kullanım örnekleri.
Bu oranlar, evine seçeneksiz yollanmış bir hasta için oldukça iyi ve yüksek oranlardır.
Terör, bölücülük ve güvenlik için seçeneksiz olan adalet, Silahlı Kuvvetler, Emniyet ve İstihbarat birimleri içten içe çürütülmüştür.
Bu çaresizlik ortamı, geçim derdindeki vatandaşlarımızın ne üzücüdür ki seçeneksiz ve sessiz kalmasına neden olmaktadır.
Ülkemi de şehrimi de mensubu bulunduğum siyasi kuruluşu da seçeneksiz bırakmam, illa ben olayım da demem.
İnsanların fahri ve gönüllü olarak derneklerde, yöneticilerin hiç biri maddi bir karşılığı olmayan hizmetlerde bulunması yapılan kültürel çalışmaların meyvelerini şimdilik görebiliyoruz lakin takip edilen uyum politikalarından dolayı gelecek süreç için çok karamsar bir tablo oluşturulmaya başlanması bizleri birlik beraberlik içinde bir vücut olmaya seçeneksiz hale getirmiştir.