Kelime tanımını bul

Güncel Türkçe Sözlük
serpmek
  • -i Bir şeyi dağılacak biçimde dökmek, saçmak
  • Belli bir yere dağılacak biçimde dökmek
    "Buzlarını atıp karabiberlerini serptikten sonra kadehleri iyice karıştırdım." - N. Cumalı
  • nsz Yağmur veya kar azar azar, ince ince yağmak, serpiştirmek
    "Yağmur serpiyor. Kar serpiyor."
  • Vermek, saçmak
Bilgisayar Terimleri Karşılıklar Kılavuzu
serpmek

bk. dağıtmak

Tarama Sözlüğü
serpmek
  1. Bir taraf sıyırmak.

  2. Sıvazlamak.

Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
serpmek

Geçmek, bulaşmak.

"serpmek" kelimesinin kullanım örnekleri.

Karınca kovucu yöntem Karıncaların evin içine girdiği köşelere tuz serpmek karıncaları uzak tutmaya yardımcı olur.

Aramıza nifak tohumları serpmek isteyenlere de asla fırsat vermiyoruz.

Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve ayrıca yardım kuruluşları ve gönüllüler, bu ateşe az da olsa bir su serpmek için yollara düşüyorlar, çeşitli platformlarda bu büyük drama dikkat çekmeye çalışıyorlar.

Bu çivi üzerine bir tutam tuz serpmek suretiyle, sol ayak baş parmağını bu çiviye yerleştirir.

Sürücülerimiz, kayganlaşan zemin nedeniyle iniş ve çıkışın zor olabildiği bu kesimlerde varillerin içerisindeki malzemeden yararlanarak ihtiyaç duyulan bölgelere tuz serpmek suretiyle yaşadıkları soruna anında çözüm bulabilecek.

İftar sonrası ara öğündeki meyvelerin üzerine toz tarçın serpmek kan şekerini de dengeler.