"sinerji" ne demek

"sinerji" kelimesinin kullanım örnekleri.

Yapılan açıklamada BADER, bu bir araya gelmenin ortaya çıkaracağı sinerji, etkinlik ve sosyal gücü Ankara ve Ankara’lıların faydasına sunmak istenildiği belirtilerek," Başkent Ankara’mızda sayısız sivil toplum kuruluşu, hemşehri derneği olmasına karşın, Ankara’yı ve Ankaralıları temsil eden, Ankaralılık bilincine sahip kuruluşların sayısının bir elin sayısını geçmiyor" denildi.

Rektör Dereli, yaptığı açıklamada, toplumun her kesimini engelli insanlarımızın sorunlarına duyarlı olmaya ve onlara destek olmanın yanında onlarla birlikte bütünleşmek ve sinerji oluşturmaya davet etti.

Bu konuda tabi ki adil olmak, teşvikçi olmak gerekli ama kabiliyetleri öne çıkartmak ve zararlı, öldürücü rekabet yerine teşvik edici, sinerji doğurucu bir yaklaşımı öne çıkartmak gerektiğine inanıyoruz.

Parti örgütlerimiz dışında açılan temas noktaları partimize sinerji katmamakla birlikte, hizipleşme gibi siyasal hastalıklara son verecek irade örgütümüzdür ve partinin temas noktası parti binaları olmalıdır.

Yani sadece bir proje bazında bir araya gelmek değil, birbirlerinin ihtiyaçlarını çok daha iyi anlamak için, birbirleriyle nasıl bir sinerji oluşturulacağını anlayabilmek için sadece iş birliği değil, iç içelik lazım.

Sadıkoğlu, Vali Baruş'un Malatyalı iş adamları ile bir araya gelerek kendilerini dinlemesinin ciddi bir sinerji oluşturacağını ifade etti.

İkili NPU arasındaki sinerji, daha çok ve çeşitli görüntü tanıma kabiliyetini ortaya çıkartıyor.