Güncel Türkçe Sözlük
-
isim Sporcu
-
sıfat Vücudu iyi gelişmiş
"Benim arkadaş yakışıklıdır, cerbezelidir, sportmendir ve kuş beyinlidir." - N. Hikmet
-
sıfat Sporun gerektirdiği değerlere sahip olan
(kimse)
"sportmen" kelimesinin kullanım örnekleri.
Demir, çocukların okul tatil edildikten sonra boş zamanlarını sporla doldurmalarını istediklerini ve onları zararlı alışkanlıklardan koruyarak sağlıklı ve sportmen bir neslin oluşmalarına katkı sunmaya çalıştıklarını kaydetti.
Belki ilerde sporcu olmayacaksanız ama hepiniz sportmen olabilirsiniz, sporu sevebilirsiniz.
Sporu toplumun bütün kitlelerine yaymak, çocuk ve gençlerin serbest zamanlarını en iyi şekilde değerlendirmelerini sağlamak, içki sigara ve tüm zararlı alışkanlıklarından korumak, vatanını ve milletini seven ruh ve beden sağlığı yerinde olan sportmen bir nesil yetiştirmek için her yıl ülke genelinde uygulanan İl Spor Merkezleri, bu yılda büyük katılım altında başladı.
Halkımızın bu kurslarımıza gelmelerini, sporcu ve sportmen bir nesil, sporcu bir ahlakıyla yetişmiş milli ve manevi değerlerini bilen, yaşayan bir nesil yetiştirmek arzusundayız.
Altınordu Futbol Kulübü Başkanı Seyit Mehmet Özkan da futbol okuluna devam çocukların hepsinin belki profesyonel futbolcu olmayacağını ama hepsinin sportmen bireyler olacağını aktardı.
Sportmen ve centilmen bir anlayış içerisinde evlatlarımız yetişirken diğer taraftan da eğitimlerini en güzel şekilde yerine sürdürmektedirler.
Metin o bilge, sakin duruşuyla, alçakgönüllü haliyle değerli bir sportmen.
Türk takımı polis refakatinde, konakladıkları GSP tesislerine götürüldü'' diyen Mihalis Katsunodos, ''Yaklaşık 2 bin Apoel taraftarının izlediği karşılaşma, polisin amansız mücadelesi sonucu tamamen nezih ve sportmen bir ortamda gerçekleşti.