Güncel Türkçe Sözlük
-
-i Sulu duruma gelmesini sağlamak
- Su veya başka bir sıvı katıp karıştırarak yoğunluğunu
azaltmak
"Yoğurdu sulandırmak. Reçeli sulandırmak. Boyayı sulandırmak." - Ciddiyetini, ağırlığını kaybettirmek
"sulandırmak" kelimesinin kullanım örnekleri.
Bütün uğraştıkları sulandırmak, bütün uğraştıkları bu işi eritmek, bütün uğraştıkları bu işi unutturmak, bütün uğraştıkları mahkemelerde ki ifadeler üzerinden, mahkemelerdeki dalga geçmeler üzerinden bu işi etkisizleştirmek istiyorlar.
Bu kullanıcıların, gerçek ByLock kullanıcılarının tespitini güçleştirmek ve FETÖ ile mücadeleyi sulandırmak amacıyla örgüt mensubu yazıcılar tarafından geliştirilen uygulamalarla bilinçli olarak bylock.
Bu kullanıcıların, gerçek 'Bylock' kullanıcılarının tespitini güçleştirmek ve FETÖ ile mücadeleyi sulandırmak amacıyla örgüt mensubu yazılımcılar tarafından geliştirilen uygulamalarla bilinçli olarak bylock.
Hatta hiç kimse, hiçbir kişi veya kurum Türkmenlerin varlık ve birlik mücadelesine destek vermezse biz varız, en az 5 bin ülkücü hazır bekliyor diyoruz, ne çare, duruşumuzu saptırmak, sulandırmak, savsaklamak için her yola müracaat ediyorlar.
İmar barışı sürecini sulandırmak isteyenler olacaktır ama bizde devletin temsilcileri olarak onun için varız.
Ayrıca mahrem imamların yakalanmaları halinde ankesörlü telefon operasyonlarını sulandırmak için FETÖ'cü olmayan askerlerin de arandığı yönünde ifade vermesi talimatı verdiği belirlendi.