Güncel Türkçe Sözlük
tükenmek
-
nsz Bitmek, sona ermek, kalmamak
"Vaktiyle yaşamış olan büyük musiki ustaları nesillerinin artık tükenmiş olduğu da söylenirdi." - A. Ş. Hisar
- Güçsüzleşmek, bitkinleşmek, yılgınlaşmak
"İnsan sevdiği birini tükenmiş görmek istemez." - O. V. Kanık
- Verimliliğini yitirmek, söyleyecek sözü kalmamak
"Yalnız kendi tecrübelerini yazmaya kalkan romancı çabuk tükenir." - H. E. Adıvar
"tükenmek" kelimesinin kullanım örnekleri.
Kalaycılık mesleği kalayın yani bakır eşyaları günümüzde az olduğu için tükenmek üzere, bitmek üzere yani.
Bingöl'ün Yayladere ilçesi kırsalında nesli tükenmek üzere ve koruma altında olan kurdu öldüren ve daha sonra öldürdüğü kurtla çektiği fotoğrafı sosyal medya hesabında paylaşan kişiye, Bingöl Doğa Koruma ve Milli Parklar Şube Müdürlüğü görevlilerince bin 500 lira ceza uygulandı.
Ablam evdeki sabun, deterjanlar, süngerler tükenmek üzere dediğinde babamı gizlice takip ettim meğerse arabaya götürüyormuş.