"taşıyabilme" ne demek

"taşıyabilme" kelimesinin kullanım örnekleri.

Aktif keşif, gözetleme ve istihbarat uçuşları yapan Bayraktar TB2, elde ettiği görüntüyü harekat merkezlerine gecikmesiz aktarabilme, mühimmat taşıyabilme, kendi mühimmatıyla hedeflere taarruz edebilme özelliklerine sahip.

Aktif keşif, gözetleme ve istihbarat uçuşları yapan Bayraktar TB2, elde ettiği görüntüyü harekat merkezlerine gecikmesiz aktarabilme, mühimmat taşıyabilme, kendi mühimmatıyla hedeflere taarruz edebilme özelliklerine sahip bulunuyor.

Elde ettiği görüntüyü harekat merkezlerine gecikmesiz aktarabilme, mühimmat taşıyabilme, kendi mühimmatıyla hedeflere taarruz edebilme özellikleri öne çıkan taktik İHA sistemleri, gerektiğinde dost muharip uçaklara da lazerle hedef işaretlemesi yapabilme yeteneğine sahip.

Menzili 5 bin 500 kilometre olan konvansiyonel veya nükleer başlıklı seyir füzeleri taşıyabilme kapasitesine sahip uçaklar, ses hızının 2 katına ulaşabiliyor.

Kimyasal, nükleer ve biyolojik başlık taşıyabilme kabiliyetine sahip balistik füzeleriyle ABD'nin bölgedeki üslerini vurma potansiyeline sahip İran'ın bu kapasitesi, başta ABD olmak üzere Batı ülkeleri ve bölgedeki bazı ülkeler tarafından tehdit olarak algılanıyor.

Döner kanatlı kamikaze drone KARGU'da ise yenilenen tasarım ve farklı tipte patlayıcı taşıyabilme kabiliyetleri öne çıkıyor.

Aynı zamanda MABEM iç bünyesi içerisinde yapmış olduğumuz faaliyetleri daha kaliteli noktalara taşıyabilme adına neler yapabiliriz diye bir istişare toplantısı yapıyoruz.

Spor Toto Teşkilat Başkanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu, Türk futbolunu daha da ileri taşıyabilme konusunda her zaman taşın altına ellerini koyacaklarını, ancak özel sektörün de olayların içine kanalize edilmesi gerektiğine vurgu yaptı.

Hava araçlarının kamera harici yük taşıyabilme kapasitelerinin de arttırıldığının bilindiğine yer verilen açıklamada, terör örgütlerince bombalı saldırı ve keşif amaçlı eylemlerde kullanılabileceğinin değerlendirildiği aktarıldı.