Could not find any definition of word "tanısal"
"tanısal" kelimesinin kullanım örnekleri.
Histeroskopi işlemi sırasında işlemin tanısal veya cerrahi amaçla yapılıp yapılmamasına göre veya koter gibi elektrik akımı gerektirecek bir alet kullanılıp kullanılmamasına bağlı olarak rahim içerisini genişletecek bir sıvı verilmektedir.
Ayrıca deney hayvanlarına temel girişimlerin yapıldığı, deney veya diğer bilimsel araştırmalarda kullanılmak üzere üretilen hayvanların tanı ve tedavi amacıyla muayenelerinin, postmortem incelemelerinin ve koruyucu hekimlik açısından tanısal amaçlı bazı testlerin yapıldığı birim olarak hizmet veriyor.
Bununla beraber uygulanacak tek doz prednizon tedavisinin hastalığın belirtilerini kısa sürede ortadan kaldırdığını ifade eden Yıldırım, kısa sürede izlenen bu tedavinin PFAPA için tanısal bir kriter olarak ele alınması gerektiğini söyledi.
Tanısal anjiografik işlemler, anjiografik damar tedavileri, biyopsi işlemleri, subkutan venöz kemoterapi portu işlemleri, tünelli diyaliz kateteri yerleştirilmesi, miyom embolizasyon tedavileri ve vasküler anomali tanı ve tedavilerinde de bilgi sahibi olan Uzm.
Avrupa Alerji ve Klinik İmmünoloji Akademisi ise gıda allerjisinde IgG4 testinin tanısal değeri ile ilgili herhangi bir kontrollü çalışma bulunmadığını belirtiyor.
Kalp hastalarında kasık fıtığının tanısal anlamda her hangi bir zorluk içermediğini ifade eden Dr.
Tanısal ve hatta cerrahi işlemlerin gerçekleştirilmesine yarayan bir işlemdir.