"tartışabilmek" ne demek

"tartışabilmek" kelimesinin kullanım örnekleri.

Bu bölgenin gerçek olan bitenlerini, bölgenin nabzını eldivensiz bir şekilde yönetim kurulunda tartışabilmek.

Sonra buranın yerel dinamiklerini bir kere dinlemek, sivil toplum örgütlerini dinlemek, muhtarlarını dinlemek, ileri gelen kanaat önderlerini dinlemek, olan isteklerini tespit etmek, sonra yaptığımız işin doğru olup olmadığı noktasını bir kere de kendileriyle tartışabilmek.

Yapılan araştırmada da şiddetin dizilerde nasıl gündeme geldiğini tartışabilmek için içerik çözümlemesi yöntemi ile seçilen dizilerdeki sahneler çözümlenmiştir.

Ayrıca bu son dönem hastalarla birlikte ölüm kavramı nedir felsefi olarak bunları tartışabilmek gerekiyordu.

Bir gerçekliği tespit edip bundan sonra neler yapabileceğimiz hususunu tartışabilmek adına ben bunları söylüyorum.

Bu çalışmalar esnasında diyalog, iş birliği ve iş planlamalarını birlikte yapmak, projeleri birlikte tartışabilmek çok önemli.

Ülkemiz için yeni fikirleri ve projeleri tartışabilmek için kendimize güvenelim.

Çalıştayın en önemli amacı ise küresel dünyada dönüşüm kavramını gençlerin gözünden alıp derinlemesine tartışabilmek.