Kelime tanımını bul

Güncel Türkçe Sözlük
tereddütsüz
  • sıfat Tereddüdü olmayan, duraksamasız
    "Annemin tereddütsüz cevabından biraz şaşaladım." - A. Gündüz
  • Tereddüde yol açmayan
  • zarf Kararlı olarak, duraksamadan
    "Tereddütsüz Avrupa'nın tekniğini, bilgisini alacağız." - O. S. Orhon

"tereddütsüz" kelimesinin kullanım örnekleri.

Bizim için enbüyük şeref,aziz milletimiz ve büyük devletimiz için durmaksızın çalışmak ve gerektiğinde tereddütsüz şehadete koşmaktır.

Belediye başkanı olarak iyicene okuyup araştırdıktan sonra hiç tereddütsüz karar verdim.

Bu konuda ne toptan reddiye düzmek, ne de tereddütsüz ön kabul misyonumuza yakışan bir tavır değildir.

Sanatçı Levent de Elfida'nın en büyük hayalinin kendisiyle tanışmak olduğunu öğrenince teklifi tereddütsüz kabul ettiğini söyledi.

Çok neşeli, aralarında köklü bir sevgi bağı ve tereddütsüz bir güven olanların rahatlığı içinde, teklifsizce konuştukları bir sohbet oldu.

Geleceğimizi, hiç tereddütsüz emanet ettiğimiz öğretmenlerimiz kendilerine duyulan güvenin mesuliyetini bir ömür boyu taşırlar.

Aziz milletin demokrasiye sahip çıkan destansı duruşu ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın sağlam iradesi ile hükümetin demokrasiye sahip çıkmadaki tereddütsüz kararlılığı sayesinde darbe girişiminde bulunan bu ihanet çetesinin kısa zamanda püskürtüldüğünü ifade eden Yıldırım, darbecilerin müstahak oldukları cezalara çarptırılmak üzere adalete teslim edildiğini vurguladı.