Kelime tanımını bul

Güncel Türkçe Sözlük
tezkire
  • isim, edebiyat Divan şairlerinin hayatlarını ve şiirlerini genellikle öznel bir bakış açısıyla değerlendiren eser
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
tezkire

Genellikle kiraz ağacı kabuğundan yapılan mızrap.

Vikipedi
Tezkire

Tezkire, kelime anlamıyla "zikredilen, zikri geçen" anlamına gelen, kişilerin biyografisini çeşitli yönleriyle subjektif veya objektif ele alan eserlerdir. Tezkireler ilk kez İran edebiyatında ortaya çıkmıştır. Bu eserler mensur yazılmakla birlikte içinde manzum kısımların yer aldığı tezkireler de vardır. Tezkireler bugünkü edebiyat tarihlerinin ve şiir antolojilerin yerini tutmaktadır.


Tezkire klasik Türk edebiyatı şair ve yazarların şiirlerini ve hayatlarını kapsayan edebiyat antolojisi görevi gören bir kitaptır.

Anadolu sahasında yazılan ilk tezkire Sehi Bey'e ait olup Heşt Behişt (Sekiz Cennet) ismini taşımaktadır. Bunun dışında Latifi'nin tezkiresi, Ahdi'nin Gülşen-üş Şuara isimli tezkireleri de ünlüdür.

16. yüzyılda yaşayan Latifi ( 1491- 1582) şiirleri de bulunmasına rağmen edebiyatımızda tezkiresiyle ünlü bir yazardır. Latifi tezkiresinde 310 şaire yer vermiştir. Latifi tezkiresinde şair ve sanatçıları objektif olarak değerlendirmemiştir. Latifi tezkiresi bu yönüyle edebi tenkit örneğidir. Latifi’nin 1546’da tamamlayıp I. Süeyman'a sunduğu kendi adıyla anılan tezkiresi, 1896’da Şuarâ Tezkiresi adıyla yayınlanmıştır.

Tezkiretü’ş-Şuarâ, Tezkire-i Şuarâ veya Tezkire adlarıyla anılan eserler devrin şairlerinin zaman içinde unutulup gitmelerini önlemek, hatırlanmalarına vesile olmak amacıyla yazılmış eserlerdir. İçlerinde en az yüz civarında şair bulunur ve bu yönleriyle şekil olarak günümüzdeki , yazarlar veya şairler sözlüğü gibi eserlere benzerler. Konularını şairlerin hayatları, kişilikleri, edebî faaliyetleri ve eserleri oluşturmaktadır. Tezkireler, çok ayrıntılı olmamakla beraber, biyografi eserleri olarak da kabul edilebilirler.

Tezkirelerde şairlerin hayatı hakkında bilgi verilir, kişilikleri ve eserleri üzerine değerlendirmeler yapılır ve eserlerinden örnekler verilir. Bu yönüyle edebî eleştiriler içerdiği söylenebilir. Tezkireciler bunu yaparken uslûbun sanatlı ve ahenkli olmasına da özen göstermektedir. Öyle ki, bu yönleriyle tezkireler aynı zamanda birer edebî eser niteliği taşımaktadırlar.

Şairlerin gerek tezkireye alınışlarında, gerekse eser ve şiirlerinden verilen örneklerin belirlenmesinde tezkirecinin zevk ve tercihi rol oynamaktadır.

Tezkireler çağının bir edebiyat ve kültür ürünüdür. Yazıldığı çağın sosyal, kültürel, sanatsal ortamını içerir. Aynı zamanda günümüz araştırmaları için değerli birer belge ve kaynak durumundadırlar.

Şair tezkiresi yazma geleneği XV. yüzyılda Çağatay sahasında Ali Şir Nevaî tarafından kaleme alınan Mecalisü'n-Nefâis ile Anadolu sahasında ise Sehi Bey'in yazdığı Heşt Behişt ile başlayarak, asırlarca kesintiye uğramadan devam etmiştir. Sehi Bey'in yazdığı Heşt Behişt adlı tezkireyi sırasıyla Latifî' nin kendi adıyla yazdığı Latifî tezkiresi; Ahdî'nin Gülşen-i Şu'ara; Aşık Çelebi'nin Meşa'irü'ş-Şu'ara; Hasan Çelebi'nin Kınalızade Tezkiresi; Beyanî'nin yine kendi adıyla anılan Beyanî Tezkiresi; Riyazî'nin Riyazü'ş-Şu'ara ; Kafzade Faizî'nin Zübdetü'l-Eş'ar ; Rıza'nın Rıza Tezkiresi ; Yümnî'nin Yümnî Tezkiresi ; Asım'ın Zeyl-i Zübdetü'l-Eş'ar; Güftî'nin Teşrifatü'ş-Şu'ara; Mücîb'in kendi adıyla anılan Mücîb Tezkiresi; Safayî'nin yine kendi adıyla anılan Safayî Tezkiresi; Salim'in Salim tezkiresi ; Belîğ'in Nuhbetü'l-Asar li-Zeyli Zübdeti'l-Eş'ar; Ramiz'in Adab-ı Zürefa; Silahdar'ın kendi adıyla anılan Silahdar Tezkiresi; Safvet'in Nuhbetü'l-Asar min Fera'idi'l-Eş'ar; Tevfik'in Mecmu'atü't-Teracim; Es'ad'ın Bağce-i Safa-enduz; Arif Hikmet'in Tezkire'si ve Fatin'in Hatimetü'l-Eş'ar adlı eserleri izler.


Sehi Bey Tezkiresi, Heşt Behişt, Sehi Bey, Mustafa İsen,

Lâtifi, Tezkiretü’ş-şuarâ ve Tabsıratü’n-nuzamâ, Abdüllatif Çelebi Latifi, 993/1585, Rıdvan Canım,

Tezkiretü'ş-şuara, Kınalızade Hasan Çelebi, 1016/1607 ; İbrahim Kutluk. Tezkiretü’ş-şuara, Mustafa b. Carullah Beyani ; İbrahim Kutluk. Türk Tarih Kurumu, Ankara 1997 Nuhbetü’l Âsâr li-Zeyli Zübdeti’l-Eş’âr, İsmail Beliğ, Abdulkerim Abdulkadiroğlu

Tezkire-i Şafayi (Nuhbetü'l-aşar min feva'idi'l-eş'ar), Mustafa Şafayi Efendi, Pervin Çapan, Tezkire-i Şuarâ-yı Mevleviye, Esrar Dede, İlhan Genç,

Tezkire-i Mucip, Kudret Altun,

Tezkiretü’ş-Şu’ara Salim Efendi, Mirzazade Salim Mehmed Emin Efendi, 1156/1743 ; Adnan İnce.

=

Tezkire (belge)

Tezkire,( Arapça: تذكرة ) Osmanlı Devleti'nde aynı şehirde bulunan resmi daireler arasında yapılan yazışmalara denir. Tezkireyi, tahrirattan ayıran başlıca husus tezkirelerin mühürsüz oluşu, imza ile bitirilmesidir. Sadaret tezkirelerine, arz tezkiresi de denir.

"tezkire" kelimesinin kullanım örnekleri.

Aktay, Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyesince Kafum Fuar Merkezi'nde düzenlenen fuarda yer alan Tezkire Yayınları standında kitaplarını imzalayarak okuyucularıyla sohbet etti.

Programın moderatörlüğünü Tezkire Dergisi editörü Öner Buçukcu yaparken, AK Parti Siirt Milletvekili Prof.