Kelime tanımını bul

Güncel Türkçe Sözlük
tutacak
  • isim Sıcak mutfak araçlarını tutmakta kullanılan, birbirine şeritle bağlı bez çifti, tutaç, tutak
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
tutacak

Maşa biçiminde bir çeşit araç.

"tutacak" kelimesinin kullanım örnekleri.

Benzersiz jelimiz - aljinat ve kollajenin bir kombinasyonu - kök hücreleri canlı tutarken, şekli tutacak kadar sert, fakat 3 boyutlu bir yazıcının ağzından sıkılacak kadar yumuşak bir malzeme üretiyor.

Bunlardan birisi de içerisinde Bilim Sanat Okulu, Türk Dünyası Müzik Aletleri Müzesi, Bilgi Bankası, kafeteryalar, tanıtım mekânları, amfi sahne ve 40 odadan oluşan Türk bilgelerinin maketlerinin sergilendiği ve geçmişimize ışık tutacak Osmanlı ve Selçuklu mimarisinin tanıtıldığı minyatürlerin yer aldığı Bilim, Kültür ve Sanat Merkezimiz.

Selçuk Üniversitesi Anamas Konukevi’nde Selçuk Üniversitesi İslami İlimler Fakültesi, Selçuklu Müftülüğü ve Beyşehir Belediyesinin katkılarıyla 2 gün süren sempozyumda, Matüridi düşünceye ait yaklaşımlar günümüz dünyasına ışık tutacak şekilde yerli ve yabancı araştırmacılar tarafından ele alındı.

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı seçilirse, atanmış vali, garnizon komutanı, general ya da amiral ve seçilmiş bir kısım yeni milletvekillerinin arkasında mı saf tutacak?

Burada yapılması gereken balonculuk bir yerde tuttu diye diğer yerlerde tutacak diye bir şey yok ama balonculuk burada tutmuşken başka yerlerde başka aktiviteleri ön plana çıkabilirler.

Başbayi aracılık komisyonları da yaklaşık 1 milyon 732 bin 619 lira tutacak.

Başbayi aracılık komisyonları da yaklaşık 2 milyon 297 bin lira tutacak.

Ancak o gece, aziz milletimiz kendi silahını yine kendi milletine doğrultan ihanet içerisindeki bu hainlere karşı göğsünü siper ederek, tankların önüne çıkarak, ardında şanlı tarihine yakışır yeni kahramanlık destanları yazdırmak suretiyle onurlu bir direniş göstermiş ve tarihimize kara bir leke olarak geçirilmek istenilen bu geceyi dünyadaki tüm mazlum milletlere öncü olacak, rehber olacak, ışık tutacak bir kahramanlık destanı, şanlı bir direniş, demokrasiye ve milli birliğe sahip çıkma gecesine çevirmeyi başarmıştır.

Bunu bazen bazı kurumlar yaptı ama sürekli olarak idareyi gözetim altında tutacak, aksayan yönlerini tespit edecek ve düzeltici önlemler alacak, vatandaşlardan gelen önerileri değerlendirecek yapılanma eksikliğini hep hissettim.

Yazın kıyafet seçimi kadar doğru beslenmenin de insanların sıcaklara karşı direncini etkilediğini belirten Gezer, bol, serin tutacak ve teri emecek kıyafetler tercih edilmesini beslenirken de sıvı ağırlıklı hafif gıdalar tüketilmesini tavsiye etti.

Polenleri tutacak şekilde yapılan filtrasyon ise balın içerisinde doğal olarak bulunan polenlerin azalmasına neden olur.

Uluslararası anlaşmalar uyarınca uzaya fırlatılan nesnelerin kayıtlarını devlet adına tutacak, Birleşmiş Milletler nezdinde tescil işlemlerini gerçekleştirecek veya tescil işlemlerini gerçekleştirmek üzere yetkilendirmede bulunacak.

Eli kalem tutacak nice çocuklarımız dağlara götürüldü ve orada adeta bir katillik eğitiminden geçtiler.

Lepiska saçlar, yeni dönemde siyasi literatürde de önemli bir yer tutacak gibi gözüküyor.

Ulusal Limnoloji Sempozyumu tatlı sularımızın geleceğine ışık tutacak.