Kelime tanımını bul

Güncel Türkçe Sözlük
ulaştırabilmek
  • -i, -e Ulaştırma ihtimali veya imkânı bulunmak
  • Ulaştırma gücü bulunmak

"ulaştırabilmek" kelimesinin kullanım örnekleri.

Eğer suyun akışkanlık değeri biraz az olmuş olsa ve en küçük kılcal damarın çapı 3 mikron yerine 10 mikron olmak zorunda kalsa, bu kılcal damarlar, yeterli oksijen ve glikoz oranını ulaştırabilmek için (beslemeleri gereken) kas dokusunun neredeyse tamamını kaplayacaklardır.

İnsanlarımıza bidat ve hurafelerden arındırılmış şeklide ulaştırabilmek için çalışacağız.

Şu an hedefimiz, yerli ürünümüzü ve markamızı dünya pazarında gerekli yerlere ulaştırabilmek.

Kırklareli'nde bağcılar, bir yıl boyunca yetiştirdikleri üzümleri tüketiciye taze ulaştırabilmek için her gün yoğun bir mesai harcıyor.

Ama izleyiciyle yakınlaşmak, onları sanatla bütünleştirmek, farklı zihinsel perspektiflere ulaştırabilmek için pek çok sergimde yazı unsurunu da resimlerime ekledim.

BBP'nin, kuruluşundan bugüne kadar olduğu gibi bundan sonrada vicdanların sesi olmaya devam edeceğini belirten Karabulut, kurucu liderleri Muhsin Yazıcıoğlu'ndan devraldıkları davalarını, vatanı ve milletine hizmet etmek için Türkiye'nin her noktasına ulaştırabilmek adına gece gündüz demeden çalıştıklarını söyledi.