Kelime tanımını bul

Güncel Türkçe Sözlük
vaktiyle
  • zarf Zamanında, uygun zamanda
  • Bir zamanlar
    "Vaktiyle Göksel bile bu soğukkanlılığım karşısında hayrete düşmüştü." - N. Hikmet
  • Oldukça eski bir zamanda

"vaktiyle" kelimesinin kullanım örnekleri.

Başbakan Yıldırım, vaktiyle Tunceli'nin Dersim olaylarından çok çektiğini, büyüklerin çok büyük bedeller ödediklerini, hala onlarını acılarını tamir ettirmek, küllendirmek için uğraştıklarını belirtti.

Vaktiyle İl Özel İdaresi tarafından tarihi Bayburt konağı şeklinde inşa edilmiş olan hizmet binasındaki birimleri de dolaşan Vali Pehlivan kurum personeline çalışmalarında başarılar diledi.

Bağlı, vaktiyle Doğu Roma İmparatorluğu'nun zulmünden kaçan Hıristiyanların Kapadokya'ya sığındığını anlattı.

Vaktiyle Akdeniz'i Türk gölü haline getiren Barbaros Hayreddin Paşalar, Oruç Reislerin izinden giden bugünkü denizcilerimizle iftihar ediyorum.

Vaktiyle taşrada öğretmenlik yapmış, çok sayıda Sinan görmüş olmaktan, elimden bir şey gelmemesinin üzüntüsünden zaar.