Kelime tanımını bul

Güncel Türkçe Sözlük
varma
  • isim Varmak işi
    "Küçük kızımın, bir baytara nişanlıyken bir mektep çocuğu ile sevişip ona varmaya kalkıştığından tutturmuş, dedikodu ediyorlar." - M. Ş. Esendal
Medeni Hukuk Terimleri Sözlüğü
varma

vusûl

"varma" kelimesinin kullanım örnekleri.

İnatla zirvenin ötesine, ötenin de üstüne varma gayesi başarının gizil ve gizemli formülüdür.

Bu toplantı preoperatif tedavi ile platelet tedavi yönetimi bu ortak bir karar varma konusunda önemli alanlardan bir tanesi.

Bu süre zarfında Dünyanın birçok ülkesinde yaşayan Türkler, konsolosluklarda ve temsilciliklerde kurulan sandıklara akın etmiş, ülke demokrasisine ve kalkınmasına, Milli Birlik ve Beraberliğine, barışa, huzura ve kardeşliğe, büyük Türkiye hedefine varma yolunda üzerlerine düşen görevi yerine getirmişlerdi.

Eskisi gibi siyasi rant üzerinden aday olup da seçim kazanma adına bir yere varma bitti.

Yani anlaşılıyor ki uykusuzluk, dikkatsizlik, varacağımız yere hemen varma telaşı bütün bunlarla birlikte de bayramda özellikle bu tip kazalarla karşı karşıya kalmamak, sevenlerimizi üzmemek, kurallara uymak için bu tip hem kampanyalarımızı, hem birbirimize uyarılarımızı en yüksek şekilde yapabilecek adımları atmak temel sorumluluğumuzdur.

Yani anlaşılıyor ki uykusuzluk, dikkatsizlik, varacağımız yere hemen varma telaşı, bütün bunlarla birlikte de bayramda özellikle bu tip kazalarla karşı karşıya kalmamak, sevenlerimizi üzmemek, kurallara uymak için hem bu tip kampanyalarımızı hem birbirimize uyarılarımızı en yüksek şekilde yapabilecek adımları atmak temel sorumluluğumuzdur.

Mümin için iftar zifaf gibidir, çünkü o an oruçlu kimseler için cennetin tadına varma anıdır.