"vesaire" ne demek

"vesaire" kelimesinin kullanım örnekleri.

Bizde Türk, Kürt, Laz, Çerkez, Roman, Gürcü, Abaza vesaire, böyle bir ayrım var mı, biz yaradılanı yaradandan ötürü sevmedik mi?

Gerçekten de piyasada çok sayıda yetkisiz, ayakçı takımı vesaire ortaya çıkmaya başladı.

Elbette radarlar koyarız, tutanak tutarız, yeri geldi mi ehliyetine el koyarız vesaire ama aracın içinde frene basacak olan bizler değiliz, sürücülerimizdir.

Şimdi dershane meselesinde daha öncesinde çok ciddi bir başıbozukluk var, yani hangi dershane hangi programı uyguluyor, kime uyguluyor, kiminle uyguluyor, oradaki eğitimcilerin niteliği ne, nasıl mekanlarda uyguluyor, öğrencilerle öğreticiler arasındaki ilişkilerin niteliği vesaire.

Mağaraları bombalanmak suretiyle , süngülenmiş, dereya atılmak suretiyle, vesaire.

Anayasanın birkaç maddesini, parti kapatma, türban vesaire gibi konulardaki birkaç maddesini cımbızlamak yerine Anayasanın tümünün ele alınması gerektiğini düşünüyoruz.

Yanımda oturan Tayyip Elçi hocamız namaza gitti ve o arada ben promteri kullanamaz hale gelmişim, duraksama vesaire, halbuki alakası yok.

Devlet Su İşleri de burada çalışmalara katılarak, Karayolları ile birlikte özellikle dere ıslahından tutunuz, tahkimine varıncaya kadar, tahkim uzun sürebilir ve bu tahkimle birlikte derede gelecekte feyezan vesaire bu tür şeylerle büyük imtihanlara tabi olmayalım diye düşünüyorum.

Derede gelecekte herhangi bir feyezan vesaire bu tür şeylerle büyük imtihanlara tabi olmayalım diye düşünüyorum.

Kat mülkiyetine geçmediği için vatandaş evini bankalarda icabında teminat göstererek, kredi vesaire alamıyor ya da değeri düşük oluyor, arsa gözüküyor.

Bulaşık makinesinin sıcak suyu, tuzu vesaire olduğu için bakırdaki kalayın parlaklığını alıyor ve zamanla rengini değiştiriyor.

Bundan sonra alınacak tedbirler hem bu problemleri bir şekilde tedavi edecek tedbirler olacaktır hem de ekonomiyi daha stabilize etmek, kuru normalleştirmek adına faiz vesaire gibi şeyler de zamanı geldiğinde o silah da çekilecektir.