"yönlendirici" ne demek

"yönlendirici" kelimesinin kullanım örnekleri.

Bu kapsamda baz istasyonu, anahtarlama ve yönlendirici gibi ürünler ile şebeke ve haberleşmeye ilişkin yazılım ve donanımların da belirlenen oranlarda yerli ürünlerden karşılanmasını istiyoruz.

Ünal'ın, gazetedeki başyazarlık görevinden dolayı FETÖ'nün medya faaliyetlerini yürüttüğü bildirilen iddianamede, örgütün çıkarları doğrultusunda kamuoyunu yanlış yönlendirici, dezenformasyona yönelik haber ve yorumlar yapan zanlının, örgütün karşısındaki kurum veya kuruluşları karalayan anlatım tarzı kullandığı vurgulandı.

Türkiye Ambalaj Sanayimizin küresel piyasalarda edilgen konumdan, yönlendirici konuma geçmesi için yarışmamızı iki yılda bir düzenlemeye devam edeceğiz.

NYT ise haberinde kullanıcıların konumlarına izin vermesi için çıkan uyarıların ya eksik ya da yanlış yönlendirici olduğunu ileri sürdü.

Pazarlama zincirinin etkinleştirilmesi ve etkin stok yönetimiyle haller, ürün ihtisas borsaları ile vadeli işlem ve opsiyon borsalarının işlem hacimlerinin artırılarak daha yönlendirici ve etkin hale getirilmesi için adımlar atılacak.

Bu anlamda uluslararası işbirliğinin geliştirilmesi yönünde de etkin ve yönlendirici katkımızı devam ettiriyoruz.

Türkiye'nin önümüzdeki yıllardaki diaspora politikasında, bu kuşağın bizi aynı zamanda yönlendirici etkisi olduğunu söylemek istiyorum.

Salnur, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Ödemiş Devlet Hastanesi Gebe Okulunun alanında örnek olduğunu vurgulayarak okul çalışanlarının hamile anne adaylarını eğitmede örnek çalışmalar yaptığını, anne adaylarını yönlendirici görsel ve yazılı bilgilendirmelerde bulunduklarını belirtti.

Artık dağıtım şirketleri vatandaşlarımıza bu konuda yol gösterecek, konut başına tüketimi azaltacak teşvik ve önerilerin yer alacağı yönlendirici sistemler geliştirmeye başladı.