Tarama Sözlüğü
Sap, kulp, bir şeyin elle tutulacak yeri.
"yapışacak" kelimesinin kullanım örnekleri.
Acımadan namertçe arkadan uzanıyor katillerin eli gencecik bedenlere, kıydıkları canların hesabı bu dünyada sorulmasa bile mahşerde yakalarına yapışacak koskoca bir millet var bu topraklarda.
Bu dört kurumumuzun bilimsel ve akademik gücünü Yurtdışı Türkler Başkanlğının yapmış olduğu o geniş çaplı burslar olsun, yurt dışındaki akraba toplulukların soydaşların, dindaşların çeşitli faaliyetlerine dünya görüşlerine bakış açılarına vermiş olduğu katkıya biz de Atatürk Yüksek Kurumu olarak karınca kararınca destek vermek, yurt içinde eve dışında yapışacak faaliyetlerde ortaklaşa hareket etmek üzere bugün sizlerin huzurunda bu protokolü imzalayacağız.
Bunların haricinde sert kabuklu yiyecekler ve diş tellerine yapışacak karamelli veya şekerli yapışkan yiyeceklerden de uzak durmak diş tellerinin hijyeni acısından faydalı olacaktır.
Dolayısıyla vatandaşlarımız şundan emin olsun ki, bu vatana, millete, bayrağa kasteden her kim varsa adalet onların yakasına yapışacak ve hak ettikleri cezaya mutlaka çarptırılacaktır.
Eğer bir yağ yemek pişirirken tavanıza yapışıyorsa damarlarınıza da yapışacak demektir.
Çünkü en sonunda o balıklarda, o zehirli atıkların üstüne yapışacak olan mikro organizmaları tüketiceklerinden, doğa bundan negatif etkilenecektir.
ABD'nin, tahripkar istikrarsızlık, toplumsal infial, toplu intifadaya, kara bir leke gibi alnına yapışacak muhtemel dinler arası çatışmaya yol açacak Kudüs ile ilgili adımlarını muhakkak askıya alması şarttır, acilen ve amasız şekilde gaflet ve dalalete son vermelidir.