Kelime tanımını bul

Güncel Türkçe Sözlük
yapışmak
  • nsz Yapışkan bir maddeye bulanmış olan bir şey ayrılmayacak bir biçimde bir yere tutunup kalmak
    "Zarfın iyice yapışıp yapışmadığına o kadar dikkat etti ki..." - S. F. Abasıyanık
  • -e İyice yaklaşmak, sokulup değmek
    "Geri geri giderek duvara yapıştı."
  • -e Aralık bırakmayacak biçimde üzerine dokunmak
    "Islanan tül gömleği pembe vücuduna yapıştı." - Ö. Seyfettin
  • -e Bir iş yapmak amacıyla, hevesle bir şeyi eline almak
    "Dişlerine oltayı almış, tekrar küreklere yapışmıştı." - S. F. Abasıyanık
  • -e Sıkıca yakalamak, tutmak, sarılmak
    "Niçin yalan söylüyor, bu zavallıya iftira ediyorsun diye kulağıma yapıştı." - Ö. Seyfettin
  • spor Başı çekeni çok yakından izlemek
  • Birini rahatsız etmek, sataşmak, peşini bırakmamak, musallat olmak
Tarama Sözlüğü
yapışmak

Bulaşmak, kirli bir şey sürülmek.

Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
yapışmak

< ET yapuşmak: sıkıca tutmak/tutunmak

"yapışmak" kelimesinin kullanım örnekleri.

Bazılarının söylediği gibi koltuğa yapışmak gibi bir şahsiyetim olsaydı, şimdi seçilmiş olan yönetim kurulu ile de bunu uzun süre yapardım.

Bize inancın, güvenin ve umudun kaybolduğu bu ortamda bulunduğumuz koltuğa yapışmak değil, bu koltuğu hak edenlere bırakmak yakışır.

Bazen çocukların yatağını ıslatmak, parmak emmek, anneye yapışmak gibi davranışlarında, gerileme söz konusu olabilir.

Cevdet olan biteni öğrenince onların yakasına yapışmak için harekete geçer.