Güncel Türkçe Sözlük
-
sıfat Hızlı olmayan, ağır, çabuk karşıtı
"Yavaş bir yürüyüş." - Yumuşak huylu, yumuşak başlı
"Yavaş adam. Yavaş at." - Alçak, hafif
"Yavaş sesle konuşuyor." -
zarf Alçak, hafif bir biçimde
"Yavaş tut, içinde kırılacak eşya var." - M. Ş. Esendal
-
zarf Hızlı olmayarak
"Yavaş vurdu."
- "dikkat et, acele etme!" anlamında kullanılan bir söz
Kişi Adları Sözlüğü
Cinsiyet: Erkek
Ağırbaşlı, yumuşak huylu, sakin.
Şefkatli, sevecen.
"yavaş" kelimesinin kullanım örnekleri.
Yunanistan ile Türkiye arasındaki iş birliğinin devam etmesi gerektiğini belirten Çavuşoğlu, "Yunanistan ne kadar adalardan göçmen gönderebiliyorsa biz hiç ayırım yapmaksızın, anlaşma da öyle söylüyor, Suriyeli veya Afganlı biz alıyoruz ama tabii Yunanistan'ın kendi içinde prosedürlerden dolayı bir yavaş süreç var.
Ortaç Onmuş’un koordinatörlüğünü yaptığı leylek halkalama çalışmalarına EKODOSD gönüllüleri Yeşim Cinbaş, Değer Eren, Akife Ece Yavaş, Merve Yavaş, Yağmur Yavaş ve Ahmet Taşçı’da katılıyor.
Şirket Müdürü Ümit Gezer, İnsan Kaynakları Müdürü Mustafa Alanay ve Genel Koordinatör Çağlar Yavaş ile birlikte fabrikada incelemelerde bulunan Ataç, işçilerle yemek yedi.
Başkan Yavaş’ın turizme altık hazırlamak ve bayanları istihdama kazandırmak adına başlattığı proje kısa süre içerisinde başarıya ulaşarak Türkiye’nin ve Dünyanın her bir yerine ulaşmaya başladı.
Diş etlerinde iltihap engellenemediğinde, olduğu yerde sınırlı kalmayarak, dişlerin etrafındaki alveol kemiğini de yavaş yavaş eritiyor ve dişlerin sallanmasına, diş eti iltihabının şiddetlenmesine, çiğneme sırasında ağrılara ve sonunda dişlerin kaybına yol açıyor.
Bu paraların piyasaya sürülmesi ile insanlar yavaş yavaş bir şeylere alıştırılmak isteniyor.
Analistlere göre, Cupertino merkezli şirket, Apple'ın iPhone X üretimini portföyünde diğer modellere yer amak için yavaş yavaş sonlandıracağını iddia etti.
Salon: Antakya Hakemler: Alexandru Olaru (Romanya), Alexey Davydov (Rusya), Maka Kupatadze (Gürcistan)Hatay Büyükşehir Belediyespor: Özge Yavaş, Paris 16, Mitchell 30, Snystina 11, Devran Tanaçan 2, Bahar Öztürk 6, Merve Aydın, Ben Abdelkader 19, Mircheva ESBVA LM: Cousseins-Smith, Bremont 5, Jakoljevic, Gomis 18, Sy-Diop 14, Nsimbo 8, Kamba 1, Amant 12, Jovanovic 13, Konate 1.
Operasyon sonrası Dızman'ın bacağındaki kemik dokularının yavaş yavaş kaynadığını gözlemlediklerini dile getiren Tuncer, ortalama 6-8 ay gibi bir süre sonra Dızman'ın ameliyatlı bacağı üzerine yürüyebileceğini kaydetti.
Kamuoyunda “Zirve Yayınevi Katliamı” olarak bilinen davanın hem sanığı hem de gizli tanığı olan eski Uzman Çavuş İlker Çınar’ın, Malatya Cumhuriyet Savcılığı’nda ifade verdiği ve Özal’ın mezarı açılmadan aylar önce, mezar açıldıktan sonra hazırlanan Adli Tıp Kurumu raporunda da geçen Polonyum ve Amerikyum gibi zehir ihtiva eden maddeleri tek tek sıralayarak, Cumhurbaşkanı’nın bu maddeler verilerek yavaş yavaş öldürüldüğünü iddia etti.
Soylu, 2002’de 236 milyar dolar olan milli gelirin 863 milyar dolara ulaştığına işaret ederek, “Bugün dünyada eski gücünü kaybetmeye başlayan ama bunu kabullenmeyen, bunu amiyane tabirle ‘çaktırmamaya’ çalışan bir iradeyle, 2000’li yılların başından beri yavaş yavaş ayağa kalkan, sistemi oturan, demokratik alışkanlıkları, ekonomisi, sanayisi yerleşen Türkiye arasında bir el ense yaşanmaktadır.
Mehmet Öz'e göre nabzı anide yükselten kısa süreli egzersizler yerine, nabzın yavaş yavaş yükselmesini sağlayan ve vücudu limitlerinde zorlamayan uzun süreli egzersizler yağ yakımı ve metabolizmanın yükselmesi açısından daha faydalı.
Anni Kaarina Sammi de hem eşini hem de ailesini çok sevdiğini belirterek, Türk yemeklerinin hepsini çok sevdiğini ve yavaş yavaş Türkçe öğrenmeye çalıştığını söyledi.
Onları yavaş yavaş antere ederek, oyunsal formlarını biraz daha yukarı çekerek maçlara hazırladık.
Eskişehir’de antikacılık kültürü uzun yıllardır var ama dediğim gibi yavaş hareket ediyordu maalesef.