Kimya Terimleri Sözlüğü (II)
Bir kimyasal tepkimenin hızını yavaşlatmak ve kimi zaman da durdurmak için kullanılan kimyasal özdek.
Nükleer Enerji Terimleri Sözlüğü
(moderatör) Zincir tepkimesinin en iyi koşullarda oluşmasını sağlamak amacıyla, hızlı nötron yayınımını yavaşlatarak 20000 km/ s'den 2 km/s'ye indirmeye yarayan grafit, hafif su ya da ağır su oluşumlu madde.
Uygulayım Terimleri Sözlüğü
mekanik: Bir makine, motor vb. hızını sınırlamaya yarayan aygıt.
otomobil: Bir motorlu taşıtta, durduracın görevini paylaşan düzen.
"yavaşlatıcı" kelimesinin kullanım örnekleri.
Hem çocuklarda yaya geçidi bilinci oluşturmaya hem de sürücüler için yaya geçidinde zorunlu yavaşlatıcı bir uygulama olarak bu çalışmayı yaptık.
Malatya Fethi Gemuhluoğlu Fen Lisesi öğrencileri Aysen İpek Çakır ve Sema Dursun, öğretmenleri Ali Kanat gözetiminde yaptıkları yaptıkları çalışma ile ananastan elde edilen bromelain maddesinin kanserli hücreler üzerinde öldürücü ve bölünmeyi yavaşlatıcı etki gösterdiğini belirlediklerini ilan etti.
Apple'a, kullanıcıları uyarmadan telefonları yavaşlatıcı yazılım güncellemesi yaptığı savıyla ABD'nin farklı federal mahkemelerinde toplam sekiz ayrı dava açıldı.
Önemli antioksidanlar içerdiği için domatesi közleyerek yediğiniz zaman kanserle savaşma etkisi artabilir ve kanser hücrelerinin üremesinde yavaşlatıcı bir etkiye sahip olabilir.