Could not find any definition of word "yayımlayan"
"yayımlayan" kelimesinin kullanım örnekleri.
Arvasi: Kardeşlik davasının abide ismi Mütefekkir Seyyid Ahmet Arvasi’nin hakka vuslatının 29’uncu yıldönümü dolayısıyla bir mesaj yayımlayan AK Parti Erzurum Milletvekili İbrahim Aydemir, Arvasi Hoca’nın ömrünü İslam Davasına vakfettiğini, davasının ifade ve kaydında fikirleriyle olduğu gibi aksiyoner yönüyle de öncü bir rol üstlendiğini bildirdi.
Duha Sena Oskay, geçen mayıs Instagram'da gördüğü satılık Pomeryan cinsi köpek ilanını yayımlayan kişiyle iletişime geçti.
Geçtiğimiz yıl, Solo Keman İçin Füg adlı otobiyografik çalışmasını yayımlayan Tedi Papavrami, Bavyera Radyo Senfoni, Bamberg Senfoni ve Monte Carlo Filarmoni gibi orkestralarla çaldı.
Fotoğraf ve belgeleri kitabında yayımlayan Halittin Altınarda, Türklerin asimile edilmesi için kullanıldığını iddia ettiği Belene kampında yaşadıklarını ayrıntılarıyla dile getirdi.
Sözkonusu açıklamalarımın dışındaki yorum, değerlendirme ve çarpıtmalar, mülakatları yayımlayan ve onlardan iktibas yapan basın ve yayın kuruluşlarına aittir.
Engelliler Günü münasebetiyle bir mesaj yayımlayan Belediye Başkanı Feyat Asya, engelli vatandaşların normal bir yaşam sürdürmeleri için toplumsal duyarlılığın arttırılması gerektiğini kaydetti.
Olayla ilgili dün açıklama yayımlayan polis, soruşturma başlatıldığını açıkladı.
Bu görüntüleri yayımlayan dernek de konuyla ilgili düzeltme yayımladı.
Temizlik ihalesi ilanı yayımlayan Ataşehir Belediyesi'ne 6 firma başvurdu ama ne olduysa ihaleye sadece Altaş firması yalnız başına girdi.